
Doğa bir kez daha tüm gücüyle gösterdi yüzünü. Bualoi adını taşıyan o amansız tayfun, Vietnam'ın kuzeydoğu bölgelerini dün akşam saatlerinde resmen hallaç pamuğu gibi attı. Öyle ki, gökyüzünün rengi bir anda karardı, rüzgarın uğultusu insanın içini ürpertiyordu.
Yetkililerin açıklamaları yürek burkuyor doğrusu. Şu ana kadar 12 canın bu fırtınaya yenik düştüğü kesinleşmiş durumda. Ama asıl can sıkan, 17 kişiden hala ses seda çıkmaması. Onların akıbetiyle ilgili endişeler her geçen dakika katlanarak büyüyor.
Felaketin İzleri: Seller ve Toprak Kaymaları
Bualoi'nin en acımasız yanı, beraberinde getirdiği seller ve toprak kaymaları oldu. Dağlık bölgelerdeki köyler adeta çamur denizine dönüştü. Evlerin çatıları uçtu gitti, yollar ulaşıma kapanırken, elektrik hatları da kesildi tabii.
Kurtarma ekipleri gece gündüz demeden çalışıyorlar ama işleri gerçekten zor. Hava koşulları hala çok elverişsiz, ulaşım imkânları ise oldukça kısıtlı. Bölge sakinlerinin anlattıklarıysa tüyler ürpertici: "Hayatımda böyle bir şey görmedim" diyorlar, "Her şey bir anda oldu."
Uluslararası Yardım Çağrıları Başladı
Vietnam hükümeti acil durum ilan etmiş durumda. Bölgeye yiyecek, içecek ve tıbbi malzeme sevkiyatı başlatıldı bile. Fakat—ve maalesef—doğanın gazabıyla baş etmek hiç de kolay değil.
Komşu ülkelerden de yardım teklifleri gelmeye başladı. Kimi arama-kurtarma ekipleri göndermeyi öneriyor, kimi maddi yardımda bulunmaya hazır olduğunu belirtiyor. Çünkü bu tür durumlarda dayanışmanın önemi bir kez daha ortaya çıkıyor.
Meteoroloji uzmanlarına göre, Bualoi tayfunu gücünü biraz olsun kaybetmiş olsa da, bölge için risk tamamen geçmiş değil. Yeni yağışların daha fazla toprak kaymasına yol açabileceği uyarısı yapılıyor. Yani aslında tehlike henüz tam anlamıyla geçmiş sayılmaz.
Doğanın bu denli öfkeli anlarında, insanoğlunun ne kadar da çaresiz kalabildiğini bir kez daha görüyoruz. Vietnam'daki bu trajedi, iklim değişikliğinin etkilerinin her geçen gün daha da şiddetlendiğinin acı bir kanıtı adeta. Umalım da kayıp olanlara en kısa sürede ulaşılsın ve bu kabus bir an önce son bulsun.