Burdur'da İki Araç Kafa Kafaya Çarpıştı: Sürücüler Yaralandı!
Burdur'da iki araç çarpıştı: Yaralılar var

Burdur'un merkezinde, göz açıp kapayıncaya kadar yaşanan bir trafik kazası herkesi şoke etti. İki araç adeta birbirine kilitlenmişti – biri hızını alamamış, diğeri belki de bir anlık dalgınlıkla yolu paylaşmayı unutmuştu.

Olay, saatlerin öğle vaktini gösterdiği sırada meydana geldi. Şehir içinde trafiğin nispeten yoğun olduğu bir noktada, iki otomobilin burun buruna gelmesiyle sonuçlanan çarpışma, çevredekilerin kanını dondurdu. Metal yığınlarına dönen araçların görüntüsü, görenleri ürküttü.

Ani Frenler, Çığlıklar ve Toz Bulutu

Bir tanık, "Bir patlama sesi duyduk, sonra her yer toz içinde kaldı" diye anlatırken, diğeri "Araçlardan birinin lastik izleri yolda tam bir 'S' çiziyordu, sanırım kontrolden çıkmış" şeklinde konuştu. Kaza anında araçlarda bulunan sürücülerden ikisi de yaralandı – biri hafif, diğeri ise orta şiddette yaralı olarak hastaneye sevk edildi.

İlk müdahaleyi yapan sağlık ekipleri, yaralıları en kısa sürede Burdur Devlet Hastanesi'ne ulaştırdı. Doktorlar, her iki sürücünün de genel durumlarının stabil olduğunu belirtti. Ancak, 'şans eseri' dedirtecek cinsten bir detay vardı: Araçlarda yolcu bulunmuyordu!

Kazanın Nedeni Henüz Net Değil

Emniyet yetkilileri, kazanın nedenini araştırıyor. İlk belirlemelere göre, aşırı hız veya şerit ihlali ihtimaller üzerinde duruluyor. Trafik polisinin yaptığı ölçümler ve kamera kayıtları inceleme altında. Bir komiser, "Yol çizgileri belli, işaretler yerli yerinde... Ancak sürücülerden birinin dikkatsizliği kazaya davetiye çıkarmış olabilir" dedi.

Bölgedeki esnaf ise bu noktada daha önce de benzer kazaların yaşandığını, hatta bazılarının ölümle sonuçlandığını iddia etti. "Burada bir trafik ışığı olsa belki bu tür kazalar önlenebilir" diyen bakkal Mehmet amca, yetkililerin acilen önlem almasını istedi.

Sonuç olarak, herkesin şükrettiği bir gerçek var: Yaralıların hayati tehlikesi yok. Ama bu kaza, bir kez daha trafik kurallarına uymanın önemini hatırlattı. Sizce de öyle değil mi?