Göz açıp kapayıncaya kadar bir anda her şey alt üst oldu. İran'ın kuzeybatısında, sisli bir sabah vakti, yolcuların çoğu uykuya dalmışken, otobüsün şoförü belki de bir anlık dalgınlıkla kontrolü kaybetti. Araç, adeta bir kağıt gibi buruşarak yol kenarına devrildi.
O anları yaşayanların anlatacak gücü yoktu. Çevredekilerin çığlıkları, acı yardım çağrılarıyla karıştı. Yetkililer olay yerine ulaştığında, manzara içler acısıydı: 30 can, bir anda bu dünyadan göçüp gitmişti.
Kazanın Ardındaki Acı Gerçekler
Bölgenin engebeli yolları ve sabah saatlerindeki yoğun sis, zaten riskli olan bu rotayı daha da tehlikeli hale getiriyor. Yerel kaynaklar, otobüsün lastiklerinin eskimiş olabileceğinden bahsediyor - ki bu da kazanın belki de önlenebilir olduğu düşüncesini akıllara getiriyor.
Kaza sonrası bölgeye sevk edilen ambulanslar ve kurtarma ekipleri, yaralıları en yakın hastanelere yetiştirmeye çalıştı. Ancak bazıları için artık çok geçti. Hastane morgları, sevdiklerini arayan ailelerin gözyaşlarıyla doldu taştı.
"Bu Bir Kader Değil, İhmal!"
Yerel halktan bazıları ise öfkeli. "Her yıl aynı hikaye" diyor bir esnaf, "Bu yolları düzeltmek yerine, cenazeleri sayıyoruz." Gerçekten de bölgede benzer kazaların sık yaşandığı biliniyor.
İran Ulaştırma Bakanlığı, kazanın nedenlerini araştırmak üzere bir komisyon kurduğunu açıkladı. Ancak bu açıklama, acılı ailelerin yüreklerindeki yangını söndürmeye yetmiyor. Kayıpların çoğu, ailelerinin geçimini sağlayan babalar, genç öğrenciler ve yeni evli çiftlerdi.
Bu tür trajediler, aslında sadece bir ülkenin değil, tüm insanlığın ortak acısı. Umarız bu son olsun - ama maalesef biliyoruz ki, yarın başka bir yerde, başka bir otobüs, başka hayatlar sönebilir. Trafik kurallarına uymanın ve araç bakımlarını ihmal etmemenin önemi bir kez daha acı bir şekilde ortaya çıktı.