
Haberler peş peşe geldi ve hepsi de yürek burkan cinsten. Önce Konya'da, ardından Malatya'da... İki ayrı il, iki ayrı trafik kazası ve toplam yedi canın ansızın hayata veda etmesi. İnsanın içini acıtan, ister istemez 'Neden?' sorusunu sorduran türden.
Konya'nın Meram ilçesinde meydana gelen ilk kaza, adeta bir kabus gibi başladı. Bir otomobil ile minibüsün çarpışması... Olay yerine sevk edilen sağlık ekipleri, ne yazık ki yapabilecekleri bir şey olmadığını gördüler. Araçlarda bulunan dört kişi, olay yerinde hayatını kaybetti. İşin acı tarafı, her şeyin bir anda olup bitmesi.
Yetkililer olayla ilgili soruşturma başlattı. Kazanın nasıl gerçekleştiğini, nedenlerini araştırıyorlar. Belki sürücü hatası, belki de başka bir etken. Ama artık geri dönüş yok. Dört can gitti.
Derken, hemen ardından ikinci haber... Malatya'nın Yeşilyurt ilçesinde benzer bir trafik kazası daha. Bu sefer bir otomobil, bir ticari taksiyle çarpıştı. İmdat ekipleri olay yerine hızla intikal etse de, üç kişi için çok geçti. Onlar da kurtarılamadı.
İki kaza, iki ayrı şehir, aynı acı. Toplam yedi kişi... Belki de o sabah evlerinden çıkarken akşam geri döneceklerini düşünüyorlardı. Ama trafik kazaları işte böyle, hiç beklenmedik anlarda hayatlarımızı altüst ediveriyor.
Yetkililer her iki kazayla ilgili de incelemelerini sürdürüyor. Detaylar netleştikçe kamuoyuna bilgi verileceği ifade ediliyor. Ama şu an için bildiğimiz, acı bir gerçek: Yedi aile yasta, yedi evde ışıklar söndü.
Bu tür haberler, hepimizi bir kez daha düşündürmeli. Trafikte daha dikkatli olmanın, kurallara uymanın önemini hatırlatıyor. Can kayıplarının önüne geçmek için hepimize sorumluluk düşüyor. Umarım benzer acılar bir daha yaşanmaz.