O an her şey o kadar hızlı oldu ki, göz açıp kapayıncaya kadar yaşandı diyebilirim. Normal bir gün gibi başlayan o öğle saatlerinde, birdenbire her şey altüst oldu. İnsanların rutin işlerine daldığı bir sırada, beklenmedik bir misafir kapıyı çaldı - hem de oldukça sert bir şekilde!
Sürücü, ne olduğunu anlamaya fırsat bulamadan aracın kontrolünü kaybetmiş. Frenlere asılmış, direksiyonu çevirmiş ama nafile. O metal yığını adeta kendi kafasına göre takılıyordu artık. Ve sonunda... Pat diye girdi iş yerinin içine!
Gözlerine İnanamadılar
İçeridekilerin yüz ifadeleri tarif edilemezdi. Bir anda kapıdan giren bu metal konuk karşısında donup kaldılar. Kimi bağırıyor, kimi kaçışıyor, kimi de şaşkınlıktan olduğu yere mıhlanıp kalıyordu. İnsan beyni böyle anlarda nasıl tepki vereceğini şaşırıyor çünkü.
Ortalık toz duman içinde kalmıştı. Camlar kırılmış, eşyalar paramparça olmuş, her yer enkaz haline gelmişti. Ama asıl şaşırtıcı olan ne biliyor musunuz? Bu karmaşanın ortasında mucizevi bir şekilde ciddi bir yaralanma olmamasıydı.
Kurtarma Ekipleri Hızla Olay Yerinde
Olay yerine ulaşan polis ve sağlık ekipleri, hemen çalışmalara başladı. Sürücüyü ve iş yerindekileri kontrol ettiler. Hafif sıyrıklar ve şok tabii ki var - kim olsa şoka girerdi böyle bir durumda - ama Allah'tan hayati tehlike arz eden bir durum yok.
Ortalığı bir sessizlik kaplamıştı kaza sonrası. Herkes birbirine bakıyor, "Nereden çıktı bu araba?" der gibiydi. İnsanın aklına ister istemez geliyor: Ya o sırada tam kapının önünde biri duruyor olsaydı?
Kazanın nasıl olduğu konusunda soruşturma başlatıldı. Sürücü ifadesi alındı, olay yeri incelendi. Şu an için net bir şey söylemek zor ama anlaşılan sürücü kontrolü kaybetmiş. Belki dikkati dağıldı, belki başka bir nedeni vardı - zaman gösterecek.
Bu tür olaylar insana şunu hatırlatıyor: Hayat gerçekten bir an. Bir saniye önce her şey normalken, bir saniye sonra her şey altüst olabiliyor. Trafikte dikkatli olmak, hem kendimiz hem de başkaları için hayati önem taşıyor.