O gün her şey normal başlamıştı. Pelin, belki de hayatının en güzel günlerinden birine uyanmıştı - kim bilir? Sabahın o ilk ışıklarıyla birlikte sıradan bir gün geçireceğini sanıyordu ama kader çok daha acımasız bir senaryo yazmıştı onun için.
İzmir'in o meşhur caddesinde yürüyordu. Belki arkadaşlarıyla buluşacaktı, belki de sevdiği insana koşuyordu. Hiçbirimiz bilemeyiz artık. Ama kameralar, o lanetli anı kaydetmekten geri durmadı.
Son Saniyeleri Donup Kaldı
Görüntüler öyle net ki... Pelin'in yüz ifadesindeki o masum tebessümü bile seçebiliyorsunuz. Sonra aniden - işte o an - her şey altüst oluyor. Bir anda hayat, o genç kızdan çekip alıveriyor nefesi. Kamera, bu acımasız sahneyi saniye saniye kaydediyor.
Ailesinin o anki çığlıkları hâlâ kulaklarında. "Kızım!" diye haykırışı annesinin... İnsanın içini parçalayan bir feryat. Komşular pencerelere üşüşmüş, herkes donup kalmış. Kimse inanamıyor gördüklerine.
"Neden Benim Kızım?" Sorusu Yanıtsız
Baba Ahmet Bey, gözyaşlarına boğulmuş halde anlatıyor: "Daha dün akşam birlikte çay içiyorduk. Üniversite sınavlarına hazırlanıyordu. Hayalleri vardı, yarınları vardı... Nasıl oldu da bir anda her şey bitiverdi?"
Annesi ise adeta dili tutulmuş gibi. Oturduğu yerde sallanıp duruyor, "Pelin'im, Pelin'im" diye mırıldanıyor. Gencecik bir kızın hayatı, bir anda son buluvermiş. Ölümün ne kadar acımasız olduğunu bir kez daha hatırlatıyor bize bu olay.
Olay yerine gelen polis ekipleri şok içinde. Bir trafik kazası değil bu - adeta bir cinayet. Pelin'in son anlarını gösteren kayıtlar, soruşturmanın temelini oluşturuyor. Savcılık, dosyayı özenle inceliyor.
Sokaklar Yasta
Mahalle sakinleri ise isyan ediyor. "Bu nasıl bir kader?" diye soruyor herkes. Pelin'i tanıyanlar, onun ne kadar hayat dolu olduğunu anlatıyor. "Her sabah selam verirdi," diye ekliyor bakkal Mehmet Amca. "Güler yüzüyle herkesi mutlu ederdi."
O görüntüler artık bir ailenin kâbusu olacak. Pelin'in son anları, kamera kayıtlarına böyle yansımış. Ailesi için asla unutulmayacak, bizler için ise trafikte daha dikkatli olmamız gerektiğini hatırlatan acı bir ders.
Belki de en trajik olanı, Pelin'in tam da hayatının baharında olmasıydı. Daha yapacağı o kadar çok şey vardı ki... Ama işte hayat bazen böyle acımasız sürprizler yapıyor. Geriye ise sadece hüzünlü anılar ve yürek burkan sorular kalıyor.