Hani derler ya, 'yerin dibine geçtim' diye... Öyle bir an yaşandı Sindirgi'de. Tam da akşamın o dingin vaktinde, yer aniden homurdanmaya başladı. O anları yaşayanlar, "Birkaç saniye sürdü ama sanki saatlerce sallandık" diye anlatıyor.
AFAD'dan gelen ilk açıklamalar, rakamların soğuk diline bürünmüş olsa da: 4.4. Evet, büyüklük buydu. Derinlik ise tam 7.11 kilometre. İşin teknik kısmı böyle. Peki ya hissedilenler? İşte orası çok daha farklı.
Merkez üssü Sindirgi olan deprem, saatler 19.26'yı gösterdiğinde meydana geldi. Komşu ilçelerde de hissedildi bu sarsıntı. Özellikle de Balıkesir'in diğer bölgelerinde. İnsanlar o an ne yaptı? Kimi hemen dışarı fırladı, kimi ise 'bu da geçer' deyip bekledi içeride.
Peki Ya Sonrası? İşte O Korkulan Sessizlik...
Sarsıntı durduktan sonra o malum sessizlik çöktü her yere. Telefonlar susmadı tabii. Herkes birbirine ulaşmaya, 'iyi misin?' diye sormaya çalıştı. AFAD ekipleri ise hemen harekete geçti. Sahaya inildi, incelemeler yapıldı.
Ve o mutlu haber: Can ya da mal kaybına rastlanmadı. Şükürler olsun. Sadece birkaç küçük çatlak ve bir miktar tedirginlik kaldı geriye. Belki de en önemlisi, o 'her an olabilir' hissinin bir kez daha hatırlanmasıydı.
Uzmanlar zaten sürekli söylüyor: Deprem ülkesiyiz. Hazırlıklı olmak, sağlam yapılar inşa etmek ve en önemlisi de soğukkanlılığımızı korumak zorundayız. Sindirgi'deki bu deprem de aslında bir uyarıydı adeta. 'Ben buradayım' dedi. Ve gitti.
