Gözlerin kripto para dünyasının üzerine çevrildiği şu günlerde, Faladdin ismi bir kez daha gündemde. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, nihayet o uzun soluklu soruşturmayı tamamladı ve iddianameyi mahkemeye sundu. Beklentileri alt üst eden bir taleple: tam 11 bin 478 yıl hapis.
Olayın merkezinde, 'organize bir suç örgütü kurmak'la suçlanan 16 isim var. Savcılık, bu iddianın yanı sıra, 'nitelikli dolandırıcılık' ve 'kullanma eylemleriyle örtülü kazançların aklanması' suçlamalarını da iddianameye eklemiş durumda. Dosya kabarık, iddialar ağır.
Savunma Tarafından Gelen Beklenmedik Bir Hamle
Davanın seyrini değiştirebilecek bir gelişme yaşandı. Sanık avukatları, heyetten çekilme talebinde bulundu. Gerekçeleri ise, 'hukuki ve fiili nedenlerle tarafsızlığı konusunda şüphe oluşması' yönünde. Mahkeme heyeti ise bu talebi, oy birliğiyle reddetti. Yani dava, aynı heyet önünde devam edecek.
Peki ya savunma? Sanıklar, o meşhur 'örgüt üyeliği' suçlamasını kesin bir dille reddediyor. Onların anlattığı hikaye farklı: "Müşteri hesapları bloke edildi, evet, ama bu bir örgüt faaliyeti değildi." Savunmanın odak noktası, işlemin ticari bir anlaşmazlık çerçevesinde değerlendirilmesi.
Duruşma Tarihi ve Bekleyen Sorular
İstanbul 9. Ağır Ceza Mahkemesi, dosyayı ele almak için tarihi belirledi: 4 Ekim. O gün, savcılığın o devasa ceza talebi ve sanıkların savunmaları yeniden masaya yatırılacak. Kripto para piyasasının sıkı takipçileri ve mağdur olduğunu iddia eden yatırımcılar için bu duruşma, oldukça kritik öneme sahip.
Sonuç olarak, Faladdin davası, sadece bir şirketi değil, Türkiye'deki kripto varlık sektörünün genelini ilgilendiren hukuki bir mihenk taşına dönüşmüş durumda. Ekim ayında çıkacak karar, benzeri platformlar için de emsal teşkil edebilir. Geriye kalan tek şey, mahkeme salonunda yankılanacak o kararı beklemek.
