Daha dün sabah, güneş doğarken, Türkiye'nin dört bir yanında adeta bir milim şaşmayan bir saatli bomba patladı. İçişleri Bakanlığı'nın koordinesinde, 81 ilde, kusursuz bir zamanlamayla hayata geçirilen 'Kapan-53' operasyonu, organize suç örgütü üyelerini uykularında avladı.
İşte o anlar... Sabahın o ilk ışıkları, polis ekiplerinin cesur yüreklerini aydınlatıyordu. Kapılar birer birer açıldı ve ülkeyi ateşe vermeye çalışan bu çetelerin üyeleri, en savunmasız anlarında yakalandı. Kimi pijamalarıyla, kimi henüz kahvaltı masasındaydı. Hiçbiri, o günün kendileri için son sabah olacağını tahmin edememişti.
Operasyondan Çarpıcı Rakamlar
Bakan Ali Yerlikaya'nın paylaştığı veriler, operasyonun boyutunu gözler önüne seriyor. Tam 992 şüpheli gözaltına alındı. Peki ya ele geçirilenler? Öyle bir arsenal ki, insanın tüyleri diken diken oluyor. 103'ü ağır ateşli olmak üzere toplam 227 silah, 3 bin 42 mermi ve hatta 4 el bombası. Düşünsenize, bunlar sokağa çıksaydı neler olurdu? Neler...
Ve tabii uyuşturucu. Toplumun kanına giren bu illetten 125 kilogram ele geçirildi. Para? Suçun finansmanını sağlayan 3 milyon 644 bin lira. Rakamlar soğuk geliyor kulağa, ama her biri aslında onlarca hayatın kurtarıldığının, onlarca ailenin yüzünün güldüğünün kanıtı.
"Vatandaşın Huzuru Her Şeyden Önemli"
Bakan Yerlikaya'nın o meşhur kararlı ifadesiyle söylediği gibi, "Bu milletin huzuru, güvenliği bizim için her şeyden önemli." Ve ekliyor: "Bu operasyonlar, artarak, sıklaşarak devam edecek." Bu sözler, sıradan vatandaş için bir güvence, suçlu için ise net bir uyarı niteliğinde.
Operasyonun teknik detaylarına gelirsek... Dijital çağın gereklilikleri, artık suçla mücadelede de kendini gösteriyor. Siber suçlar birimi, bu operasyonda da kritik bir rol oynadı. Dijital izler, finansal hareketler, iletişim kayıtları... Hepsi, bu kusursuz operasyonun parçası oldu.
Peki ya sonra? Gözaltına alınan şüpheliler, adliyeye sevk edildi. Savcılık ifadeleri alınıyor, deliller titizlikle inceleniyor. Yargı süreci, en az operasyonun kendisi kadar önemli. Çünkü adalet, sadece yakalamak değil, aynı zamanda cezalandırmaktır.
Bu operasyon, aslında daha büyük bir resmin parçası. Türkiye son aylarda, özellikle organize suç gruplarına karşı adeta bir istila harekâtı yürütüyor. Kademeli olarak artan bu operasyonlar, suç örgütlerinin hem maddi hem de manevi olarak çökertilmesini amaçlıyor.
Sokaktaki vatandaşa sorarsanız, memnun. "Artık rahat bir nefes alıyoruz" diyorlar. Çocuklarını sokağa gönderirken içleri daha rahat. Belki de bir operasyonun başarısını ölçmenin en iyi yolu budur: Sıradan insanların hissettikleri.
Son söz? Bakan Yerlikaya'nın dediği gibi: "Bu millet asla suç çetelerine teslim edilmeyecek." Ve görünen o ki, bu söz, boş bir temenniden çok daha fazlası.
