Adana'da öyle bir vurgun hikayesi patlak verdi ki, duyanlar inanamıyor. Belediye çalışanları -evet, tam da halkın hizmetinde olması gereken insanlar- adeta bir yağma düzeni kurmuşlar. Peki nasıl mı? İşte o akıl almaz detaylar...
Olayın merkezinde, belediyenin itfaiye ekipmanları ve yangın söndürme malzemeleri var. Malum, yangın anında can kurtaran bu ekipmanlar hayati önem taşıyor. Ama görünen o ki bazıları için sadece 'para' demekmiş.
Sahte Faturalarla Sistemli Yağma
Savcılığa sızan iddialara göre, belediyenin satın alma biriminde çalışan bazı isimler, sahte faturalar üretmiş. Üretmekle kalmamış, bu faturaları belediyenin sistemine sanki gerçekten mal alınmış gibi işlemişler. Ortada ne gerçek bir mal var, ne de bir hizmet. Sadece kalın bir dosya dolusu yalan ve halkın cebinden çıkan paralar.
Ortalığı ayağa kaldıran asıl mesele ise, bu düzenin bir iki kişiyle sınırlı olmaması. İddialar, farklı departmanlardan birden fazla çalışanın bu işin içine dahil olduğunu gösteriyor. Yani, organize bir iş... Adeta bir 'içeriden çalma' ekibi kurulmuş.
Savcılık Harekete Geçti, Soruşturma Derinleşiyor
Durumu fark eden yetkililerin sessiz kalmadığını söyleyelim. Adana Cumhuriyet Başsavcılığı, konuya el koymuş durumda. Savcılar, üzerinde çalıştıkları dosyayı günden güne genişletiyor. İsmi karışan personeller hakkında resmi soruşturma başlatıldı bile.
Olayın en can sıkıcı tarafı ise, kaybedilen paranın miktarı. Henüz net bir rakam açıklanmamış olsa da, konuşulanlar kamuoyunda büyük bir öfkeye neden olmaya yetiyor. Halkın vergileri, zor günlerde can kurtaracak ekipmanlara değil, birkaç kişinin cebine gitmiş.
Peki ya sonrası? Şu an için soruşturmanın seyri merakla takip ediliyor. İsmi geçen personeller hakkında disiplin soruşturması başlatılması beklenirken, savcılık kanadından da yargı sürecinin işleyeceği sinyalleri geliyor. Kamu görevlilerinin, halkın malına nasıl el uzattığını gösteren bu olay, aslında sistemdeki bir çatlağa da işaret ediyor. Kontrol mekanizmaları yeterli miydi, yoksa göz yumuldu mu? Bunların cevabını zaman gösterecek.
Sonuç olarak, Adana'da yaşanan bu skandal, sadece yerel bir yolsuzluk haberi olmanın çok ötesine geçti. Halka hizmet etmesi gerekenlerin, halkı nasıl soyabildiğinin çarpıcı bir fotoğrafını önümüze koydu. Umarız adalet tecelli eder ve bir daha böyle acı bir tabloyla karşılaşmayız.
