İstanbul'da adeta bir kabus gibi başlayan salı sabahı, vergi dairelerinin defterlerinde uzun süredir izini sürdüğü büyük çaplı bir sahte fatura şebekesinin sonunu getirdi. Öyle ki, bu operasyonun boyutları yetkilileri bile şaşkına çevirmiş durumda.
Sabahın erken saatlerinde kapıları çalan polis ekipleri, 43 şüpheliyi gözaltına aldı. İşte asıl çarpıcı olan ise, ifadeleri alınan bu şüphelilerden tam 20'sinin doğruca cezaevine gönderilmesi oldu. Geriye kalan 23 kişi ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı - ki bu da soruşturmanın henüz bitmediğinin en net göstergesi.
Operasyonun Perde Arkası
Peki neydi bu kadar büyük bir operasyona neden olan? Görünen o ki, organize bir şekilde yürütülen sahte fatura düzeni, devletin kasasından milyonlarca liranın buharlaşmasına yol açmış. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın koordinasyonunda yürütülen soruşturma, aslında aylardır devam ediyormuş meğerse.
Olayın en can alıcı noktası şu: Savcılık, elde edilen delillerin sağlamlığı konusunda oldukça emin. Öyle ki, tutuklamalar için 'ağır deliller' ifadesini kullanıyorlar. Bu da demek oluyor ki, dosya oldukça kabarık ve yargılama süreci heyecanla takip edilecek gibi görünüyor.
Ne Olacak Şimdi?
Gözaltına alınan 43 kişi ifade vermek üzere savcılığa sevk edildi. Ancak işin ilginç tarafı, savcılık sorgularının ardından mahkemeye çıkarılan şüphelilerden 20'si için 'tutuklama' kararı çıkması. Geri kalan 23'ü ise -ne kadar şanslılarsa artık- adli kontrol altında serbest bırakıldı.
Bu operasyon aslında şunu gösteriyor: Devlet, vergi kaçakçılığı ve sahte fatura düzenekleri konusunda eskisinden çok daha hassas. Belki de maliye politikalarındaki değişikliklerin bir yansıması bu. Kim bilir?
İstanbul'da yankılanan bu operasyon, aslında sadece bir başlangıç olabilir. Çünkü yetkililer, soruşturmanın derinleşebileceği konusunda ipuçları veriyor. Yani, daha çok isim duyabiliriz önümüzdeki günlerde.
Sonuç olarak, bu tür operasyonlar vergi sistemine olan güveni tazeliyor diyebiliriz. Ama asıl merak edilen, bu düzeneklerin ne kadar yaygın olduğu ve devletin bu konudaki kararlılığının ne düzeyde devam edeceği. Göreceğiz...
