Adana'da düğün denilince akla gelen neşe ve mutluluk, bugün yerini kan ve şiddete bıraktı. İnanması güç ama tam da böyle oldu işte. Bir düğün salonunun önünde, belki de davetlilerin en mutlu anlarında, önemsiz bir tartışma korkunç bir silahlı çatışmaya dönüştü.
Olay, Seyhan ilçesine bağlı Gülpınar Mahallesi'nde meydana geldi. İki grup arasında -evet, tahmin ettiğiniz gibi- trafikle ilgili bir anlaşmazlık çıktı. Ama asıl mesele trafik değildi aslında. İnsanların egoları, tahammülsüzlükleri ve belki de içlerinde biriktirdikleri öfkeydi.
Küfürleşmeyle başlayan tartışma, inanılmaz bir hızla şiddete evrildi. Bir anda ortalık savaş alanına döndü. Silahlar konuştu ve kurşunlar havada uçuşmaya başladı. O anları yaşayanlar için her şey birkaç saniye içinde oldu ama sonuçları çok daha uzun sürecek gibi görünüyor.
Yaralılar ve Kaçış
Olay yerinden hızla uzaklaşan bir araç... İçindeki M.A. isimli şahıs, ağır yaralı halde hastaneye yetiştirildi. Doktorların yoğun çaba gösterdiği söyleniyor ama durumunun ciddiyeti ortada. Diğer taraftan, olaya karışan diğer kişiler ise olay yerinden hızla uzaklaşmayı başardı. Nereye gittikleri, kim oldukları ise henüz bilinmiyor.
Polis ekipleri olay yerine kısa sürede ulaştı. İncelemeler yapıldı, tanıkların ifadeleri alındı. Şüphelilerin yakalanması için çalışmalar sürüyor. Ama soru şu: Bu tür olaylar neden sürekli tekrarlanıyor? İnsanlar neden en ufak tartışmaları bile silahlarla çözmeye çalışıyor?
Toplumsal Bir Yara
Aslında bu sadece Adana'nın değil, tüm ülkenin kanayan bir yarası. Silahlanmanın artması, insanların en temel konularda bile tahammül sınırlarının azalması... Düğün gibi bir mutluluk töreninde bile silahların konuşuyor olması, içinde bulunduğumuz durumu özetliyor aslında.
Umarız yaralı vatandaşımız en kısa sürede sağlığına kavuşur. Umarız bu tür olaylar bir daha yaşanmaz. Ama gerçekçi olmak gerekirse, bu dileklerimiz yetmiyor. Toplum olarak ciddi bir özeleştiri yapmamız ve şiddetin her türlüsünden uzak durmayı öğrenmemiz gerekiyor.
