İnanılır gibi değil ama gerçek. Şanlıurfa'da, insan hayatının kurtarıldığı bir hastane acil servisi, birdenbire bir arbede alanına dönüştü. Görgü tanıklarının anlattığına göre her şey bir anlık öfkeyle başladı, sonrası ise tam bir kaos.
Olay, geçtiğimiz günlerde Şanlıurfa Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nin acil servisinde patlak verdi. Bir grup hasta yakını ile sağlık çalışanları arasında çıkan tartışma, hızla kontrolden çıktı. Kamera kayıtlarına yansıyan görüntülerde, birden fazla kişinin birbirine girdiği, tekme tokat kavganın yaşandığı açıkça görülüyor.
O Anlar Kamerada
Güvenlik kameraları, olayın tüm çirkin yüzünü belgelemekte gecikmedi. Bir anda koridoru savaş alanına çeviren bu utanç verici manzara, aslında sağlık çalışanlarının ne zor şartlar altında görev yaptığını da gözler önüne seriyor. İnsan ister istemez düşünmeden edemiyor: Bu insanlar dün sizin hayatınızı kurtarmaya çalışıyordu, bugün neden böyle bir şeye maruz kalıyorlar?
Olay yerine kısa sürede hastane güvenlik görevlileri ve polis ekipleri sevk edildi. Ancak o birkaç dakika içinde yaşananlar, hem sağlık çalışanlarının hem de diğer hastaların psikolojisini derinden etkilemeye yetti de arttı bile.
Sağlık Çalışanlarından Sessiz Çığlık
Bu tür olaylar maalesef tek tük yaşanmıyor. Hastane çalışanları, özellikle de acil serviste görev yapanlar, neredeyse her gün benzeri durumlarla karşı karşıya kalıyor. Stres, yorgunluk ve bazen de anlayışsızlık birleşince, işte böyle üzücü sahneler ortaya çıkabiliyor.
Bir sağlık çalışanının dediği gibi: "Biz burada insan hayatı kurtarmaya çalışıyoruz, ama kendi güvenliğimizden endişe ederek çalışmak zorunda kalıyoruz." Bu sözler aslında her şeyi özetliyor sanki.
Olayla ilgili soruşturma başlatıldığı öğrenildi. Kavganın nasıl başladığı, tarafların kimler olduğu ve olayda yaralanan olup olmadığına dair soruların yanıtları araştırılıyor. Ancak bir gerçek var ki, bu görüntüler toplum olarak hepimizin yüzüne adeta bir tokat gibi çarpmalı.
Son düşünce: Hastaneler iyileşme mekanları olmalı, kavga alanları değil. Belki de hepimizin bu konuda kendine dönüp sorması gereken bazı sorular var.