Günlerdir İstanbul'un gündeminden düşmeyen o olay nihayet çözüme kavuştu. Küçükçekmece'de sıradan bir market alışverişi, birdenbire kabusa dönüşmüştü. Bir kadın müşteri, sebepsiz yere maruz kaldığı şiddetle sarsılmıştı.
O anlar güvenlik kameralarına böyle yansımıştı - hiç beklenmedik bir anda, hiçbir provokasyon olmadan, genç kadın yumruklanıvermişti. Marketin o sakin koridorları bir anda çığlık sesleriyle dolmuştu.
Polisten Hızlı Müdahale
Olay sonrası polis ekipleri adeta seferber oldu. Kamera kayıtları titizlikle incelendi, tanıklar dinlendi. Şüphelinin peşine düşen ekipler, neredeyse iz bırakmadan kaybolmak isteyen saldırganın izini sürmekte kararlıydı.
Ve nihayet... Yoğun mesai ve takip sonucunda şüpheli bulundu! Gözaltına alınan saldırgan, ifadesi alınmak üzere karakola götürüldü. Sanırım bu tür olaylarda hızlı müdahalenin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gördük.
Toplumda Travma Etkisi
Bu tür görüntüler - hele ki sıradan bir markette, sıradan bir alışveriş sırasında yaşanınca - toplumda derin bir güvensizlik hissi yaratıyor. İnsanlar "Acaba ben de böyle bir durumla karşılaşır mıyım?" diye düşünmeden edemiyor.
Aslında bu olay bize şunu gösterdi: Kameralar ve hızlı polis müdahalesi elbette önemli ama asıl mesele toplum olarak bu tür davranışları nasıl önleyebileceğimiz. Belki de hepimizin üzerine düşünmesi gereken bir konu bu.
Şüphelinin yakalanması elbette bir rahatlama sağladı - en azından adalet yerini bulacak. Ancak o kadının ve tanık olan diğer müşterilerin yaşadığı travmanın izlerinin silinmesi çok daha uzun sürecek gibi görünüyor.
