
Gece sessizliğini yırtan bir gürültü... Sakarya'nın bir semtinde, sıradan bir akşamüstü birdenbire gerilim filmlerini aratmayan sahnelerle sarsıldı. Park halindeki masum bir otomobil, kimliği belirsiz kişilerin hedefi oldu.
Olay anı güvenlik kameralarına böyle yansıdı: Bir grup, adeta öfke kusarcasına araca yürüdü. Ellerindeki nesnelerle -belki sopalar, belki başka bir şey- arabanın camlarını, kaputunu parçaladılar. Sanki kişisel bir intikam alıyorlardı. Metalin çıkardığı o tiz, rahatsız edici sesler sokakta yankılandı.
Ve sonra... Polis ekibinin sireni. O an her şey değişti. Saldırganlar, korkuya kapılmış tavşanlar gibi oradan oraya kaçıştı. Karanlık sokaklar onları yuttu. Adeta hiç olmamışlar gibi...
Olay yerine ulaşan polis ekipleri, harabeye dönmüş araçla karşılaştı. Camlar paramparça, kapılarda çökükler... Sahibi ise şoktaydı. "Neden ben?" sorusu gözlerinde okunuyordu. Tahminimce kişisel bir husumet ya da yanlış kimlik hedef alınmış olabilir - bu tür olaylarda sık rastlanır çünkü.
Peki Ya Sonrası?
Polis, olayla ilgili soruşturma başlattı. Güvenlik kamerası görüntüleri incelemede. Saldırganların kimliği ve motivasyonu henüz bilinmiyor. Sakarya halkı ise endişeli - kimse kendi aracının bir sonraki hedef olmasını istemez.
Bu tür vandalizm olayları maalesef toplumun kanayan yarası. Sıradan vatandaşın malına, emeğine zarar vermek... Neden? Niye? Cevabı belki basit öfke, belki derin bir sorun.
Umarım yakalanırlar. Ve umarım bir daha böyle bir manzara yaşanmaz. Sokaklarımızın güvenliği hepimizin ortak meselesi sonuçta.