Tekirdağ'ın Çorlu ilçesi, dün akşam saatlerinde insanın kanını donduran bir olaya sahne oldu. Adeta bir korku filminden fırlamış gibi duran bu saldırı, her şeyin sıradan göründüğü bir akşamüstünde patlak verdi.
Saatler 18.00'i gösterdiğinde, Yıldırım Mahallesi'ndeki sakin bir sokakta aniden çığlık sesleri yükseldi. İki eski eş arasında başlayan tartışma, bir anda kontrolden çıktı. Erkek, hiç beklenmedik bir şekilde bıçağını çekti ve eski eşine defalarca sapladı.
Olay yerine ilk ulaşanların anlattıkları tüyler ürperticiydi. "Bir anda kadının çığlıklarını duyduk," diyor olaya tanık olan bir esnaf. "Sokağa fırladığımızda kadın yerde yatıyor, erkekse hızla oradan uzaklaşıyordu. İnanılır gibi değildi."
Kaçış ve Kargaşa
Saldırgan, işini bitirdikten sonra olay yerinden hızla uzaklaşmayı başardı. Sanki bu planı önceden yapmışçasına soğukkanlıydı. O sırada mahalle sakinleri neye uğradığını şaşırmış haldeydi. Kimi kadına yardım etmeye çalışıyor, kimi de polisi arıyordu.
Yaralı kadın, hemen olay yerine gelen sağlık ekipleri tarafından Çorlu Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Doktorların yaptığı ilk müdahalede kadının vücudunda tam 6 bıçak yarası tespit edildi. Durumu kritikti ama -ne şans ki- hayati tehlikesi bulunmuyordu.
Polis Harekete Geçti
Olaydan hemen sonra Çorlu İlçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri geniş çaplı bir operasyon başlattı. Saldırganın kimliği zaten biliniyordu - eski eşti sonuçta. Fakat ortadan kaybolmuştu.
Polis ekipleri, zanlının yakalanması için tüm imkanları seferber etti. Ev adresinden iş yerine, akraba adreslerinden sık sık gittiği mekanlara kadar her yeri taramaya başladılar. Adeta iğneyle kuyu kazıyorlardı.
Şu an için net bir bilgi yok ama emniyet yetkilileri "yakında sonuç alacağız" diye düşünüyor. Tabii bu tür olaylarda her şey teoride kolay görünür de pratikte bazen işler karışabiliyor.
Mahallede Şok Etkisi
Olayın yaşandığı mahallede ise hala şok hakim. Komşular, "Bizim sokağımızda böyle şeyler olmazdı" diye hayıflanıyor. Bir başka komşu ise "Bu kadın daha önce de şiddet gördüğü için şikayetçi olmuştu" diye ekliyor.
Aslında bu son cümle, belki de her şeyi özetliyor. Kadına yönelik şiddet vakalarında genellikle benzer bir tablo çıkıyor karşımıza: Tekrarlanan tehditler, defalarca yapılan şikayetler ve nihayetinde trajik bir son.
Şimdi herkesin tek bir sorusu var: Bu şiddet sarmalı ne zaman son bulacak? Kadınlar, eski eşlerinden korkmadan sokaklarda yürüyebilecekleri günleri görebilecek mi?
