Güneşin ve denizin başkenti Antalya'da, tatil cennetini zora sokan bir haber... Kemer'in çam kokulu ormanlarında, dün akşam saatlerinde aniden alevler yükselmeye başladı. Kim bilir belki bir anlık dikkatsizlik, belki de bilinmeyen bir sebep—şu an için kimse emin değil. Ama sonuç? Rüzgarın da yardımıyla hızla büyüyen ve otellere doğru ilerleyen tehlikeli bir yangın.
Olay yerine onlarca itfaiye aracı, orman ekipleri ve hava araçları sevk edildi. İnsanlar tatillerini yarıda kesmek zorunda kaldı—iki otel, güvenlik nedeniyle tamamen boşaltıldı. Misafirler, panik havası olmadan ancak tedirginlikle başka yerlere nakledildi. Kimi valizini bile tam toplayamadı, öyle söyleniyor.
Rüzgar Alevlerle Oynuyor, Müdahale Zorlaşıyor
Rüzgar—yangının en eski ve en acımasız müttefiki—alevleri hem körüklüyor hem de yönlendiriyor. İtfaiye ekipleri adeta ateşle dans ediyor. Helikopterler durmaksızın su taşıyor; yer ekipleri alev hatlarını kırmaya çalışıyor. Yorucu, tehlikeli ve insanüstü bir çaba.
“Yangın şu an kontrol altına alınmaya çalışılıyor,” diyor bir yetkili, “ancak rüzgar nedeniyle ilerleme kaydedemiyoruz.” İnsan ister istemez düşünüyor: Doğa bir kez daha mihenk taşına dönüşüyor. Hazırlık, ekipman, insan gücü—hepsi sınanıyor.
“Tatilimiz Bir Anda Kabusa Döndü”
Otel çalışanları ve misafirler olayı şöyle anlatıyor: “Ansızın bir koşuşturmaca başladı. Siren sesleri, giderek yoğunlaşan duman... Sonrasında tahliye talimatı. Herkes sakin ama içten içe endişeli. Kimse başına böyle bir şeyin geleceğini tahmin edemezdi.”
Bölge sakinleri de benzer bir kaygı içinde. Ormanlık alana komşu olanlar, evlerinin etkilenip etkilenmeyeceğini gözetliyor. Yangının seyri değişken—rüzgârın insafına kalmış durumda.
Son durum ne mi? Müdahale sürüyor. Ekipler gece boyu çalışacak. Umarız sabahı yangının söndüğünü, hiçbir can kaybı olmadığını haber alırız. Antalya’nın güzelliği, bir anlık ihmal ya da şanssızlık yüzünden kararmasın.
