Gece yarısına doğru, Erzurum'un o meşhur soğuğunda ansızın yükselen alevler... Lala Mustafa Paşa Camii'nin çatısından sızan dumanlar, tarihe tanıklık etmiş bu güzide yapıyı tehdit ediyordu. İşte o an, itfaiye ekiplerinin zorlu mücadelesi başladı.
Yangın haberi gelir gelmez -sanki bir yarışa çıkmışçasına- olay yerine intikal eden itfaiye ekipleri, adeta zamanla yarıştı. Çatı katındaki alevlerle mücadele etmek hiç de kolay değildi, özellikle de tarihi bir eser söz konusu olduğunda. Suyun her damlası, tarihin bir parçasını kurtarmak için kullanıldı.
Tarihi Doku Tehlike Altındaydı
Lala Mustafa Paşa Camii -bilirsiniz- Osmanlı döneminden bugüne ulaşan nadide eserlerden biri. Çatısındaki alevler sadece tahta kirişleri değil, yüzyılların anılarını da tehdit ediyordu. İtfaiye ekipleri bu gerçeğin farkındaydı, öyle ki her hareketleriyle tarihe saygı gösterdiler.
Yangının çıkış sebebi henüz netlik kazanmış değil -belki elektrik kontağı, belki de başka bir sebep- ama şu kesin: Müdahale o kadar hızlı oldu ki yangın söndürüldüğünde çatıdaki hasar minimum seviyede kaldı. Caminin iç kısmı ise neredeyse hiç etkilenmedi, ki bu gerçekten büyük bir şans.
Soğuk Havada Zorlu Mücadele
Erzurum denilince akla ilk gelen şeydir soğuk... Gece vakti sıfırın altındaki sıcaklıkta çalışmak itfaiye ekipleri için ekstra zorluk demekti. Donma tehlikesi altında, ıslanan kıyafetlerle çalıştılar - gerçekten takdire şayan bir performans sergilediler.
Yangının söndürülmesiyle birlikte herkes rahat bir nefes aldı. Cemaatten birinin dediği gibi: "Tarihimiz yanıp kül olmaktan son anda kurtuldu." Şimdi sıra, hasar tespit çalışmalarında ve caminin eski ihtişamına kavuşması için gereken restorasyon sürecinde.
Bu olay bize bir kez daha gösterdi ki -tarihi mirasımızı korumak sadece yetkililerin değil, hepimizin sorumluluğu. Neyse ki bu sefer iş işten geçmeden müdahale edilebildi.
