
Geceyi bir kabusa çeviren o yangın, Sapanca'nın Kırkpınar Mahallesi'nde sessizliği paramparça etti. Sanki kaderin en acımasız senaryosuydu bu: 85 yıllık bir ömür ve 45 yıllık masum bir hayat, alevlerin arasında kaybolup gitti.
Olay, dün gece saatlerinde, mahallenin sakin köşelerinden birindeki müstakil ahşap evde başladı. Yangının nasıl çıktığına dair henüz net bir bilgi yok - belki bir ihmal, belki de talihsiz bir kaza. Ama sonuç dehşet vericiydi.
Komşuların feryatlarıyla uyanan mahalle sakinleri, alevler içindeki evi görünce çaresizlik içinde kaldılar. İtfaiye ekipleri zamanında ulaştı evet, ama yangın öyle hızlı yayılmıştı ki... Ahşap yapı adeta bir meşale gibi yanıyordu.
Kurtarma Çabaları ve Acı Son
İtfaiye ekipleri yangını söndürmek için var gücüyle çalıştı - suyun ve köpüğün alevlerle dansı saatlerce sürdü. Ancak yangın kontrol altına alındığında içerideki manzara yürek burkucuydu.
Evde mahsur kalan 85 yaşındaki Fadime nine ve 45 yaşındaki zihinsel engelli torunu Mehmet... İkisinin de hayatını kaybettiği anlaşıldı. Yangından kaçamadıkları belliydi - belki de yaşlılık ve engel durumu onları bu feci sondan alıkoyamadı.
"Komşular olarak elimizden bir şey gelmedi," diyor mahalle sakinlerinden belli, sesi titreyerek. "Yangın bir anda her yeri sarmıştı. Yardım etmek isteyenler de yaklaşamadı bile."
Bölge Emniyeti Devrede
Olay yerine gelen jandarma ekipleri, yangınla ilgili soruşturma başlattı. İnceleme ekipleri, yangının çıkış nedenini araştırıyor - adli tıp ekipleri de cenazeler üzerinde gerekli incelemeleri yapıyor.
Yangının izleri ise hâlâ taze: Yerle bir olan ahşap evin enkazı, içindeki hayatların nasıl son bulduğunu gözler önüne seriyor. Sapanca'da hava bugün acı kokuyor adeta.
Bu trajedi, aslında hepimize bir kez daha düşündürüyor: Özellikle yaşlı ve engelli bireylerin yaşadığı evlerde yangın güvenliği ne kadar yeterli? Belki de bu acı kayıplar, hepimiz için bir uyanış çağrısı olmalı.