Uludağ'daki Otel Faciası: Göz Göre Göre Gelen Felaketteki İhmaller Zinciri!
Uludağ Otel Yangını: İhmaller Zinciri ve 3 Can

Soğuk bir kış gecesi, beyaz örtüyle kaplı Uludağ'ın sessizliğini aniden yırtan bir facia... Sanki her şey önceden yazılmış bir senaryonun acımasız sahneleri gibiydi. İnsanın içini acıtan o gecede, üç can göz göre göre yok oldu.

Yangın alarmları çalmıyordu – evet, duyduğunuz doğru. Otelin yangın alarm sistemi, belki de aylardır çalışmıyordu. İtfaiye merdivenleri? Onlar da adeta birer tuzaktan farksızdı. Kaçış yolları, insanların panik içinde çıkış aradığı o kritik anlarda işe yaramaz haldeydi.

Önlenebilir miydi bu trajedi?

Aslında cevap basit: Evet! Yetkililer defalarca uyarmıştı. Denetim raporları, adeta birer kehanet gibi tehlikelere işaret ediyordu. Ama kimse dinlemedi. Görmezden gelindi. Ta ki alevler her şeyi yutana kadar...

Otel çalışanları yangın eğitimi almamıştı – bu kadar basit. Yangın söndürme ekipmanları yetersizdi. Acil çıkışların bazıları kilitliydi. İnanması güç değil mi? Ama maalesef gerçekler bunlar.

Peki ya sonrası?

Olay yerine gelen itfaiye ekipleri, kar yığınları ve dar yollar yüzünden zor anlar yaşadı. Zaman kaybettiler. Oysa her saniye bir can demekti o anlarda. Kayak merkezindeki diğer oteller bile bu faciadan ders çıkarmış görünmüyor – en azından şimdilik.

Bu yangın sadece bir otelin yanması değildi aslında. Türkiye'deki turizm sektörünün güvenlik konusundaki acı gerçeklerini bir kez daha gözler önüne serdi. Denetimler yetersiz, cezalar caydırıcı değil. Can güvenliği ikinci planda kalıyor maalesef.

Üç aile artık bir daha asla bir araya gelemeyecek. Onların yerinde siz de olabilirdiniz – belki de bir sonraki tatilinizde... Bu düşünce bile insanın tüylerini diken diken ediyor.

Yetkililer soruşturma başlattığını söylüyor. Peki kaçıncı 'soruşturma' bu? Bir sonuç alınabilecek mi yoksa dosyalar yine tozlu raflarda mı kaybolacak? Bursa halkı ve turizm camiası bu soruların cevabını bekliyor.

Uludağ'ın karı beyazdır ama bu facianın anısı hep kara bir leke olarak kalacak. Umuyoruz ki bu acı olay, benzeri felaketlerin önüne geçmek için bir dönüm noktası olur.