ABD Başkanı Donald Trump, içinde Suriye'ye yönelik yaptırımların kaldırılmasının da bulunduğu devasa bir savunma bütçesini onayladı. Beyaz Saray'da basına kapalı düzenlenen bir törenle imzalanan yasa, ülkenin savunma harcamalarının yol haritasını çiziyor.
Sezar Yasası Tarihe Karıştı
901 milyar dolarlık 2026 Ulusal Savunma Yetkilendirme Yasası (NDAA), en çok Suriye ile ilgili bir düzenleme ile dikkat çekti. Yasa metninde, 2019'da yürürlüğe giren ve Beşşar Esed rejiminin ekonomik toparlanmasını engellemeyi amaçlayan Sezar Suriye Sivil Koruma Yasası'nın yürürlükten kaldırılması öngörülüyordu. Trump'ın imzasıyla bu madde de yürürlüğe girdi ve Suriye yaptırımları resmen sona erdi.
Yaptırımların kaldırılması, bazı şartlara bağlandı. Buna göre, ABD Başkanı'nın konuya ilişkin ilk raporunu 90 gün içinde, sonrasında ise 4 yıl boyunca her 180 günde bir Kongre'nin ilgili komitelerine sunması gerekiyor. Bu hamlenin, Mart 2025'te Cumhurbaşkanı Ahmed Şara liderliğinde kurulan yeni Suriye yönetimini desteklemek ve ülkeye yabancı yatırım ile yardımların dönmesinin önünü açmak amacı taşıdığı belirtiliyor.
Rusya ve Çin'e Yönelik Tedbirler ve Bölgesel Desteğin Sürmesi
Savunma bütçesi, ABD'nin küresel rakiplerine yönelik politikalarını da güçlendiriyor. Rusya-Ukrayna savaşı kapsamında, Ukrayna'ya yaklaşık 400 milyon dolarlık bir savunma yardımı paketi ayrıldı. Bu fon, Ukrayna ordusuna silah tedarik eden Amerikan şirketlerine ödeme yapılmasını sağlayacak. Ayrıca tasarı, Pentagon'un Avrupa'daki Amerikan askeri sayısını 76 binin altına düşürmesini engelleyen bir hüküm içeriyor.
Çin ile ilgili olarak ise, Amerikalıların ve ABD şirketlerinin, Çin ile hassas teknolojileri içeren her türlü işlemde Hazine Bakanlığı'na bildirimde bulunması zorunlu hale getiriliyor. Bütçe, bazı Çinli biyoteknoloji şirketlerinin federal fon almasını yasaklayan Biyogüvenlik Yasası'nı da kapsıyor.
Bölgesel müttefiklere yönelik desteğin sürdüğü bütçede, Tayvan'a 1 milyar dolar, Filipinler'e ise 1,5 milyar dolarlık savunma fonu sağlanıyor. İsrail'e yönelik kapsamlı destek de devam ediyor. Demir Kubbe ve Davud'un Sapanı gibi füze savunma programlarının tam finansmanının yanı sıra, ABD'nin İsrail'in savunma üretim ihtiyaçlarını karşılama kapasitesini sürekli değerlendirmesi gerektiği vurgulanıyor.
Eski Yetkiler Son Buluyor
2026 savunma bütçe tasarısı, geçmişe dönük önemli bir düzenlemeye daha imza atıyor. Irak'a karşı 1991 ve 2002 yıllarında verilen Askeri Güç Kullanma Yetkisi'ni (AUMF) resmen kaldırıyor. Bu hamle, eski ve artık kullanılmayan savaş yetkilerinin tasfiye edilmesi anlamına geliyor.
Donald Trump'ın imzasıyla yasalaşan bu kapsamlı paket, ABD'nin önümüzdeki dönemdeki savunma ve dış politika önceliklerini net bir şekilde ortaya koyarken, Suriye'ye yönelik yaptırımların kaldırılmasıyla bölgede yeni bir sayfa açılıyor.