Almanya'da Hayaller Yerini Gözyaşlarına Bıraktı: 'Artık Dayanamıyorum, Dönmek İstiyorum!'
Almanya Hayali Gözyaşlarına Dönüştü

Gözlerinden süzülen yaşlar, kelimelerden daha güçlü konuşuyor adeta. Türkiye'den Almanya'ya umut dolu bir başlangıç yapmak için yola çıkan genç, şimdi hayallerinin enkazı altında eziliyor. "Olmuyor," diyor, sesi titreyerek, "gerçekten olmuyor."

O ilk günleri hatırlıyor - bavullar, vedalar, sonsuz gibi görünen bir uçak yolculuğu. Her şey o kadar farklı görünüyordu ki. Ama işte, şimdi, Berlin'de küçük bir odada oturup aynaya baktığında gördüğü yüz tanıdık gelmiyor.

Hayaller ve Gerçekler Arasında Sıkışıp Kalmak

Almanya'daki yaşam hiç de beklediği gibi değilmiş meğer. Dil bariyeri, kültür şoku, yalnızlık hissi - bunların hepsi beklediğinden çok daha ağır gelmiş. "İnsan kendini okyanusta kaybolmuş gibi hissediyor," diye anlatıyor, "etrafında milyonlar var ama sen yapayalnızsın."

İş bulma sürecindeki hayal kırıklıkları ise cabası. Evet, Almanya ekonomik olarak güçlü ama iş bulmak sanıldığı kadar kolay değilmiş. Özellikle dil problemi olunca...

"Annemi Özledim" Diyen Bir Ses

En zoru da aile özlemi olmuş. "Telefonda annemin sesini duyduğumda kendimi tutamıyorum," diyor. O anlarda Türkiye'deki sıcak aile ortamının ne kadar kıymetli olduğunu anlıyormuş.

Peki ne yapacak şimdi? Dönmek mi kalıp mücadele etmek mi? İşte asıl soru bu. "Bazen insan gururunu bir kenara bırakıp mutluluğun peşinden gitmeli," diye düşünüyor. Ama karar vermek o kadar kolay değil.

Belki de en acı tarafı, hem Türkiye'de hem Almanya'da kendini 'yabancı' hissetmek. Ne buraya ait ne oraya. Arafta kalmış bir ruh gibi.

Son sözleri ise oldukça çarpıcı: "Para her şey değil. Mutluluk, huzur - bunlar olmayınca geriye ne kalıyor ki?"