
Güneş adeta bir ateş topu gibi tepede asılı kalmıştı Cizre'de. Öyle bir sıcak ki... Termometreler 55 dereceyi gösteriyordu ve bu rakam sadece bir sayıdan ibaret değildi artık. Her yanı yakıp kavuran bir gerçeklikti.
Sokaklar? Tamamen ıssız. Sanki kıyamet sonrası bir film sahnesi gibiydi. Kimse evinden dışarı adım atmaya cesaret edemiyordu. Bakkallar kepenklerini indirmiş, esnaf serin dükkanlarına çekilmişti.
Hayat Durma Noktasında
Çarşı merkezinde normalde kalabalık olması gereken saatlerde sadece birkaç maske ile dolaşan vatandaş görülüyordu. Onlar da adeta kavrulmuşlardı. "Bu sıcakta dışarı çıkmak intihar gibi bir şey" diyordu bakkal Mehmet amca, terlemiş yüzünü silerken.
Belediye ekipleri yangın riskine karşı olağanüstü hal ilan etmişti. Tarım arazileri için büyük tehdit oluşturan bu aşırı sıcaklar, çiftçileri de tedirgin ediyordu. "Ürünler yanıyor resmen" diye ekliyordu bir başka esnaf.
Serinleme Çabaları
Vatandaşlar ne mi yapıyor? Klimalar son hızda çalışıyor ama bazıları için bu lüks bile değil. Çocuklarını soğuk duşlarla serinletmeye çalışan anneler, yaşlılar için endişelenen komşular... Toplu taşıma araçlarındaysa durum daha da vahim.
Uzmanlar bu saatlerde dışarı çıkılmaması konusunda uyarılarını sıklaştırmış durumda. Peki ne zaman rahatlayacak bu kavurucu sıcaklar? Meteoroloji yetkilileri önümüzdeki birkaç gün daha bu aşırı sıcakların devam edeceğini belirtiyor.
Cizre'de hayat, adeta zamana yenik düşmüş gibi... Sıcakla mücadele ederken bir yandan da doğanın bu acımasız yüzüne tanıklık ediyor herkes.