Avrupa'nın askeri bağımsızlık hayali, sandığından çok daha pahalıya patlayabilir. Öyle ki, bu rüyanın faturası trilyon dolar seviyelerine ulaşarak kıtayı ekonomik bir çıkmaza sürükleyebilir.
Son dönemde sıkça dile getirilen "Avrupa ordusu" fikri, aslında devasa bir finansman gerektiriyor. Uzmanlara göre, NATO ve ABD'nin güvenlik şemsiyesinden çıkmak, Avrupa ülkelerini beklenmedik mali yüklerle baş başa bırakacak.
Trilyon Dolarlık Gerçeklik Check'i
Avrupa'nın kendi askeri altyapısını kurması için ne kadar paraya ihtiyaç duyacağını hiç düşündünüz mü? Cevap: En az 1-2 trilyon dolar! Bu astronomik rakam, birçok Avrupa ülkesinin şu anki savunma bütçelerinin kat kat üzerinde.
Aslında işin ilginç yanı şu: Avrupa zaten savunmaya ciddi kaynak ayırıyor ama bu kaynaklar koordinasyonsuzluk ve tekrarlayan harcamalar yüzünden verimli kullanılamıyor. Yani para harcanıyor ama etki alınıyor mu? Maalesef hayır.
ABD'siz Bir Avrupa Mümkün mü?
Washington yönetiminin son dönemdeki tutumu, Avrupalıları alternatif arayışlara itti. Kimi çevreler "Artık kendi başımızın çaresine bakmalıyız" derken, kimileri de bu hamlenin ekonomik intihar olacağını savunuyor.
Peki ya sizce? Avrupa, ABD'nin nükleer şemsiyesi ve askeri varlığı olmadan kendini koruyabilir mi? Cevap karmaşık: Evet, koruyabilir ama bunun bedeli çok ağır olur.
Şöyle düşünün: Sadece askeri teçhizat ve personel yetiştirmekle bitmiyor iş. İstihbarat ağları, lojistik destek, siber savunma sistemleri... Her biri ayrı bir trilyon dolar demek!
Ekonomik Deprem Kapıda mı?
Avrupa Merkez Bankası yetkilileri bile bu konuda uyarı yapmaktan çekinmiyor. Diyorlar ki: "Savunma harcamalarındaki ani artış, enflasyonu tetikleyerek ekonomik istikrarı bozabilir."
Haklılar da! Trilyon dolarlık harcamalar, vergilerin artması, kamu hizmetlerinin aksaması ve nihayetinde vatandaşın cebinden çıkması demek. Yani Avrupa'nın bağımsızlık hayali, aslında sıradan vatandaşa ekstra mali yük olarak dönebilir.
Bir de şu var: Savunma sanayine yapılacak yatırımlar, diğer sektörlerden çalacak. Eğitim, sağlık, altyapı... Hepsi ikinci plana atılmak zorunda kalacak. Değer mi? Bence bu sorunun cevabı oldukça kişisel.
Jeopolitik Oyun Değişir mi?
Avrupa'nın askeri bağımsızlığı sadece ekonomik değil, aynı zamanda jeopolitik bir deprem yaratır. NATO'nun geleceği, ABD'nin küresel rolü, hatta Rusya ve Çin'in Avrupa'ya yaklaşımı kökten değişebilir.
Kritik soru şu: Avrupa, bu jeopolitik dalgalanmaları yönetmeye hazır mı? Tarih, büyük güç değişimlerinin her zaman sancılı olduğunu gösteriyor. Belki de mevcut sistem kötüdür ama alternatifi daha kötü olabilir.
Sonuç olarak, Avrupa'nın bağımsızlık rüyası romantik görünebilir ama pratikte trilyon dolarlık bir kabusa dönüşme riski taşıyor. Karar vericiler, bu hamlenin sadece askeri değil, ekonomik ve sosyal maliyetlerini de hesaplamak zorunda.
Unutmayalım: Bağımsızlık her zaman pahalıdır. Ama acaba Avrupa bu bedeli ödemeye hazır mı? Cevabı zaman gösterecek...
