Ukrayna'dan NATO'ya Acil Destek Çağrısı: Hava Savunması İçin Kritik An!
Ukrayna'dan NATO'ya Acil Hava Savunma Çağrısı

Dünya sahnesinde gerilim yine tırmanıyor. Ukrayna'nın en üst düzey diplomatı Dmitro Kuleba, bugün yaptığı açıklamayla adeta bir fırtına kopardı. NATO kapısını çalan Kuleba'nın isteği net: Hava savunma sistemleri. Hem de acilen.

Aslında durum hiç de sürpriz değil. Rusya'nın son günlerdeki hava saldırıları öyle bir hal aldı ki - Kiev'de yaşayanlar için artık günlük rutinin bir parçası diyebiliriz. Siren sesleri, patlamalar, ardından gelen o tuhaf sessizlik... Kuleba'nın deyişiyle, "Rus füzeleri ve insansız hava araçları karşısında savunmasız kalmak" istemiyorlar. Kim ister ki zaten?

Diplomasinin Acil Çağrısı

Kuleba'nın sözleri diplomatik nezaketin sınırlarını zorluyor adeta. "NATO üyelerinin depolarında bekleyen hava savunma sistemlerine ihtiyacımız var" diyor ve ekliyor: "Bu sistemler Ukrayna'da olsaydı, birçok hayat kurtulurdu." Oldukça çarpıcı bir iddia, değil mi?

Peki neden şimdi? Zamanlama gerçekten dikkat çekici. Rusya'nın son haftalardaki saldırılarındaki artış -özellikle de enerji altyapısını hedef alan vurucu darbeler- Ukrayna'yı zor durumda bırakmış durumda. Kuleba'nın dediği gibi, "Her geçen gün kayıplarımız artıyor."

Batı'nın Yavaşlığına Tepki

İşin ilginç yanı, Kuleba sadece Rusya'yı değil, Batı'nın yavaşlığını da eleştiriyor. "Karar verme süreçleri çok yavaş işliyor" diye yakınıyor. Sanki bir yarış var ve Ukrayna bu yarışta elinden bağlı koşuyor gibi.

Aslında haklı olduğu noktalar var. NATO üyelerinin depolarında -Kuleba'nın iddiasına göre- bekleyen sistemler mevcut. Bu sistemlerin Ukrayna'ya ulaşması için gereken süre ise tam bir bilmece. Belki de en can alıcı soru bu: Neden bekliyorlar?

Kritik Soru: Ne Kadar Daha Dayanabilirler?

Ukrayna ordusunun direnci gerçekten takdir topluyor. Ama her şeyin bir sınırı var, değil mi? Kuleba'nın "hayat kurtarma" vurgusu boşuna değil. Hava savunma sistemleri sadece askeri bir mesele değil artık - sivil hayatı korumanın en kritik yolu haline geldi.

Rusya tarafı ise -tahmin edeceğiniz gibi- sessizliğini koruyor. Ya da belki de bu sessizlik, daha büyük bir fırtınanın habercisidir. Kim bilir?

Sonuç olarak, Ukrayna'nın bu çağrısı sadece bir yardım talebinden çok daha fazlası. Adeta bir test: NATO'nun Ukrayna'ya desteği ne kadar gerçek? Cevabı ise önümüzdeki günlerde alacağız gibi görünüyor. Bekleyip göreceğiz...