İsrail'in önde gelen gazetelerinden Haaretz, ABD Başkanı Donald Trump'ın bölgede istikrar sağlama planlarının, Başbakan Binyamin Netanyahu liderliğindeki hükümetin Batı Şeria'daki yeni yerleşim adımlarıyla sabote edildiği uyarısında bulundu. Gazetenin başyazısında, mevcut İsrail hükümetinin uluslararası hukuku ihlal etmeye ve müttefiklerle gerilimi tırmandırmaya devam ettiği vurgulandı.
Yerleşim Kararları Ateşkes Sürecine Gölge Düşürüyor
Haaretz'in dikkat çektiği konuların başında, İsrail Güvenlik Kabinesi'nin geçen perşembe günü işgal altındaki Batı Şeria'da 19 yeni Yahudi yerleşim birimini yasallaştırma kararı geliyor. Gazete, bu kararın, Trump'ın Gazze'de kalıcı bir ateşkes sağlamaya çalıştığı kritik bir döneme denk geldiğine işaret etti.
Başyazıda, bu tek taraflı adımların gerilimi daha da artırarak "ateşe körükle gitmek" anlamına geldiği değerlendirmesi yapıldı. Söz konusu adımların, İsrail'in Filistin toprakları üzerindeki kontrolünü genişletmeyi, bölgedeki gerginliği tırmandırmayı ve gelecekteki diplomatik girişimlerin önünü kesmeyi amaçladığı kaydedildi.
ABD'li Temsilci Barrack'ın Ziyareti Öncesi Kritik Uyarı
Haaretz'in bu uyarıları, ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack'ın Tel Aviv ziyareti öncesinde yayımlandı. İsrail Yayın Kurumu KAN'ın haberine göre Barrack, Netanyahu ile Gazze'deki ateşkes anlaşmasının ikinci aşamasının görüşüleceği bir görüşme yapacak.
KAN'ın ismini açıklamadığı siyasi kaynaklara dayandırdığı haberde, bu ziyaretin, 29 Aralık'ta Florida'da planlanan Trump-Netanyahu görüşmesine doğrudan bir hazırlık niteliği taşıdığı belirtildi. Ayrıca Barrack'ın, Netanyahu'nun ateşkes sürecinin sonraki aşamaları için uygun bir muhatap olup olmadığını değerlendirme görevi olduğu ifade edildi.
"Yerleşim Sistemi Devletle Bütünleşmiş Durumda"
Haaretz başyazısında, Trump'a yönelik önemli bir mesaj daha verildi. Gazete, ABD Başkanı'nın yerleşim faaliyetlerini marjinal bir grubun eylemleri olarak görmemesi, bunun İsrail devletiyle onlarca yıldır bütünleşmiş sistemik bir yapı olduğunu anlaması gerektiğini yazdı.
Yerleşim hareketinin, devlet kurumlarıyla ve "Tepe Gençliği" adlı radikal gruplarla uzun süredir iş birliği içinde olduğu vurgulandı. Bu grupların Filistinlilere ait toprakları ele geçirerek yeni yerleşim alanları inşa ettiği, devletin de daha sonra bu yapıları çeşitli idari ve hukuki yollarla geriye dönük olarak yasallaştırdığı aktarıldı.
İsrail'in Batı Şeria'da işgal ettiği topraklarda kurduğu yüzlerce yerleşim yerinde 700 binden fazla İsrailli yerleşimcinin yaşadığı ve bu kişilerin Filistinlilere yönelik saldırılarının arttığına dikkat çekildi. Mevcut hükümetin 2022 sonunda göreve gelmesinden bu yana yerleşimlerin yasallaştırılmasına hız verdiği ve yoğun nüfuslu Filistin bölgelerinden biri olan Batı Şeria'nın kuzeyine odaklandığı belirtildi.
Gazete ayrıca, 8 Ekim 2023'ten itibaren Gazze Şeridi'ndeki saldırılarla eş zamanlı olarak İsrail güçlerinin Batı Şeria'daki operasyonlarını da artırdığını, Filistinlilere ait evlerin yıkıldığını ve çok sayıda ailenin zorla yerinden edildiğini yazdı.
Birleşmiş Milletler kararlarında kabul edilen iki devletli çözüm ilkesinin, İsrail'in Batı Şeria'yı ilhak etmeye yönelik adımları nedeniyle fiilen uygulanmasının imkansız hale geldiği ifade edildi. Haaretz, Trump'ın bölgede istikrar ve anlaşma konusunda ciddi olması durumunda, Netanyahu hükümeti ve yerleşimcilerin bu süreci nasıl engellediğinin farkında olması gerektiği çağrısını yineledi.