
Moskova'dan gelen son açıklamalar, savaşın gidişatına dair oldukça net bir tablo çiziyor. Kremlin Sözcüsü Dmitri Peskov, bugün gazetecilerin sorularını yanıtlarken adeta soğukkanlılığını korumaya özen gösterdi. Ama şunu da eklemeden edemedi: "ABD'nin Ukrayna'ya Tomahawk füzeleri temin etmesi, cephedeki genel durumu kökten değiştirebilecek bir hamle değil."
Aslında bu sözler, Rusya'nın Batı'dan gelen her türlü askeri desteği nasıl algıladığını da gözler önüne seriyor. Peskov'un tonundan, bu tür silah transferlerini adeta 'kaçınılmaz' gördükleri anlaşılıyor. "Bildiğiniz gibi," diye ekliyor, "ABD ve diğer bazı NATO ülkeleri Ukrayna'ya zaten aktif olarak silah sağlıyor. Yani bu durum bizim için sürpriz sayılmaz."
Peki Neden Bu Kadar Sakinler?
Rus yetkililerin bu kadar rahat görünmesinin altında yatan nedenler var elbette. Uzun menzilli füzeler konusunda kendilerini oldukça güvende hissediyorlar. Hatta Peskov'un ifadesiyle, "Rus ordusunun bu tür tehditleri etkisiz hale getirecek kapasitesi mevcut."
Fakat işin bir de şu tarafı var: Batılı ülkelerin Ukrayna'ya sağladığı askeri destek giderek daha sofistike hale geliyor. Önce Javelinler, sonra HIMARS sistemleri, şimdi de Tomahawk gündemde. Rusya'nın 'bunlar işe yaramaz' demesi, belki de psikolojik üstünlük kurma çabasından başka bir şey değil.
Dışişleri Bakanlığı'ndan Kritik Uyarı
Bu arada Rusya Dışişleri Bakanlığı da boş durmuyor. Bakanlık sözcülerinden biri, geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada oldukça net konuşmuştu: "Batılı ülkelerin Ukrayna'ya sağladığı her türlü silah, meşru hedeflerimiz haline gelir." Yani oldukça riskli bir oyun oynanıyor.
Şimdi herkes şu sorunun cevabını merak ediyor: ABD gerçekten Tomahawk füzelerini Ukrayna'ya verecek mi? Pentagon yetkilileri bu konuda henüz resmi bir açıklama yapmış değil. Ancak Kongre'deki bazı isimler, Ukrayna'ya daha gelişmiş silahların verilmesi gerektiğini savunuyor.
Rusya'nın bu kadar sakin görünmesi belki de blöf. Ya da gerçekten kendilerinden eminler. Savaşın gidişatı gösterecek.