
Dünyanın gözü Gazze'ye çevrilmişken, Kudüs'ün iki önemli dini figürü beklenmedik bir hareketle sahneye çıktı. Katolik Kilisesi'nin Kudüs Patriği Piskopos Pierbattista Pizzaballa ve Rum Ortodoks Patriği Theophilos III, adeta bir barış elçisi gibi Gazze'nin yaralarını sarmak için yola koyuldular.
Kimsenin beklemediği bir anda, bu iki dini lider İsrail makamlarının verdiği özel izinle Gazze'ye girdiler. Yanlarında getirdikleri sadece insani yardım malzemeleri değildi – belki de daha önemlisi, bölge halkına umut aşılayan bir dayanışma mesajıydı.
Ziyaretin Ardındaki Gerçekler
Pizzaballa, yaptığı açıklamada "Buraya sadece fiziksel ihtiyaçları karşılamak için gelmedik" diyerek asıl amacın manevi desteği iletmek olduğunu vurguladı. Theophilos III ise "Bu toprakların acılarını paylaşmak bizim görevimiz" sözleriyle Ortodoks dünyasının duyarlılığını ortaya koydu.
Ziyaret sırasında ilginç bir detay dikkat çekti: Liderler, Gazze'nin farklı kesimlerinden insanlarla bir araya gelerek – ki bu pek de kolay değil – dinlerarası diyaloğun önemine dikkat çektiler. Sanki siyasi gerilimlerin üzerinde bir buluşma noktası arıyorlardı.
Yardımlar ve Sembolizm
Getirilen yardım malzemeleri arasında:
- Tıbbi ekipmanlar (ki bunların eksikliği can yakıyor)
- Gıda paketleri (özellikle çocuklar için özel besinler)
- Kışlık giysiler (havalar soğurken)
Ancak asıl mesaj, bu maddi yardımların çok ötesindeydi. Ziyaret, bölgedeki Hristiyan azınlığa "Yalnız değilsiniz" demenin bir yoluydu belki de. Ya da belki – kim bilir – daha büyük bir barış çağrısının ilk adımı...
İsrail yetkilileri bu ziyarete yeşil ışık yakarken, bazı çevreler "Neden şimdi?" sorusunu sormaktan kendini alamadı. Oysa belki de tam zamanıydı – çünkü insani krizlerin zamanı olmaz.