
Heyecan dorukta! Okul bahçeleri yine cıvıl cıvıl, önlükler tertemiz... Ve tabii o meşhur açılış törenleri. Bu yılki startı ise bizzat Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan verdi. 2025-2026 eğitim-öğretim yılının açılışında kürsüdeydi ve kelimenin tam anlamıyla bomba etkisi yaratacak açıklamalar peş peşe geldi.
Şöyle bir durup düşünüyorum da – eğitim denen şey, gerçekten de bir milletin en stratejik yatırımı değil mi? Erdoğan da zaten konuşmasına tam bu noktadan giriyor. "Geleceği inşa edecek nesilleri yetiştiriyoruz" diyor ve ekliyor: "Türkiye Yüzyılı, işte bu genç beyinlerin omuzlarında yükselecek."
Dijital Eğitim Artık Zorunluluk!
Pandemi bize ne öğretti? Dijital altyapının olmazsa olmaz olduğunu! Erdoğan, bu gerçeğin altını kalınca çizdi. "Artık sınıflar dört duvarın dışına taşındı" dedi ve MEB'in yepyeni dijital platformunun detaylarını paylaştı. Canlı dersler, interaktif materyaller, hatta yapay zeka destekli kişiselleştirilmiş müfredat... Kulağa bilim kurgu gibi geliyor ama hayır, hepsi bu yıl devreye giriyor.
Öte yandan – ve bunu özellikle vurguladı – teknoloji asla öğretmenlerin yerini tutamaz. "Onlar, bu sistemin yüreği ve ruhudur" sözleri salondan büyük alkış aldı.
Yatırımlar ve Fiziki Altyapı
Peki ya okul binaları? Yeni derslikler? Spor salonları? Hiç merak etmeyin, onlar da unutulmadı. Cumhurbaşkanı, son iki yılda 15 bin yeni dersliğin hizmete açıldığını duyurdu. "Amacımız, kalabalık sınıfları tarihe gömmek" dedi. Bir eğitimci olarak şunu söylemeliyim: Bu, öğrenme verimliliği adına dev bir adım.
- 15.000+ yeni derslik inşa edildi
- 1.200 okula spor kompleksi kazandırıldı
- Kütüphanesiz okul kalmadı – evet, yanlış duymadınız!
Ve tabii bir de burs meselesi var. Üniversiteliler dahil olmak üzere, burs miktarlarında ciddi bir artış oldu. "Hiçbir gencimiz maddi imkansızlıklar yüzünden eğitiminden geri kalmayacak" sözleri, gerçekten içtenlikle söylenmişti.
Öğretmenler İçin Müjde!
Konuşmanın belki de en çok alkış alan kısmı buydu. Öğretmenlerin mali ve sosyal haklarında iyileştirmeler yolda. Erdoğan, "Onlar bizim mimarlarımız" diyerek, ek zam ve yeni sosyal yardım paketlerinin geleceğinin sinyalini verdi. Yüzlerdeki gülümseme, her şeyi anlatıyordu aslında.
Veliler için de güzel haberler var. Okul ihtiyaçları, servis ücretleri, yemek masrafları... Devlet, bu konularda desteğini katlayarak sürdürecek. "Eğitim, aile bütçesine yük olmamalı" anlayışı, politikanın merkezine oturmuş durumda.
Kısacası, 2025-2026 eğitim-öğretim yılı, Türkiye için sadece bir başlangıç değil, aynı zamanda bir milat olacak gibi görünüyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın dediği gibi: "Yarınlar, bugünün emeklerinde gizli." Ve biz, o yarınları inşa etmeye devam ediyoruz.