
Son dönemde adı sıkça duyulan isimlerden biri olan Prof. Dr. Erol Özvar, Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanlığına getirilmesiyle eğitim camiasının gündemine oturdu. Peki, bu başarılı akademisyen kimdir, hangi yollardan geçti?
Erken Dönem ve Eğitim Hayatı
1963 yılında dünyaya gelen Özvar, İstanbul'un tarihi dokusunda büyüdü desek yanlış olmaz. Liseyi bitirdikten sonra İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi'ne adım atması, onun için bir dönüm noktası oldu. O yıllarda üniversite koridorlarında dolaşan genç Erol, bugünkü konumuna nasıl geldi acaba?
Akademik Kariyer: Sabır ve Emek
1985'te mezun olduktan sonra akademik kariyerine asistan olarak başladı. Yıllar içinde adım adım ilerledi - doçentliğe, ardından profesörlüğe yükseldi. Marmara Üniversitesi'nde rektör yardımcılığı yaparken gösterdiği performans, onu 2015'te rektör koltuğuna taşıdı.
Rektörlük döneminde üniversiteye kazandırdığı projelerle adından söz ettirdi. Öyle ki, bazıları bunu "Marmara'nın yeniden doğuşu" olarak nitelendirdi. Peki ya sonrası?
YÖK Başkanlığı: Yeni Bir Dönem
2021 yılında YÖK üyeliğine atanması, aslında bugünkü pozisyonunun habercisiydi sanki. 2023'te YÖK Başkanı olarak göreve başlamasıyla Türk yükseköğretim sisteminde yeni bir sayfa açıldı.
Uzmanlık alanı olan iktisat tarihi ve iktisadi düşünceler tarihi konusundaki derin bilgisi, onun eğitim politikalarına farklı bir perspektiften bakmasını sağlıyor. Acaba bu bilgi birikimini YÖK'te nasıl değerlendirecek?
Kişisel Yaşam ve İlgi Alanları
Evli ve iki çocuk babası olan Özvar, akademik çalışmalarının yanı sıra tarih ve müziğe olan ilgisiyle tanınıyor. Boş zamanlarında -eğer bulabiliyorsa- klasik müzik dinlemeyi ve tarihi kitaplar okumayı seviyor.
60 yaşına merdiven dayamış bu deneyimli akademisyen, şimdi Türk yükseköğretim sisteminin geleceğini şekillendirmek için kolları sıvadı. Sonuçlarını hep birlikte göreceğiz...