Altın piyasasında son dönemde yaşanan sıkıntılar giderek büyüyor. Türk Yatırımcılar Derneği (TÜİD), adeta bir çığlık atarak hükümete seslendi: "Bu kotalar kalkmalı!"
Aslında durum hiç de iç açıcı değil. Kuyumcular, yatırımcılar, hatta sıradan vatandaşlar... Hepsi aynı dertten mustarip. Altın ithalatındaki kota uygulaması, sektörü adeta nefessiz bırakmış durumda.
Peki Neler Oluyor?
TÜİD Başkanı Yusuf Aysu'nun açıklamaları gerçekten düşündürücü. "Kota uygulaması nedeniyle ithalatçılar zor durumda" diyor ve ekliyor: "Bu durum, yasal olmayan yollardan ithalatı bile tetikleyebilir."
İşin ilginç yanı şu: Kota uygulaması aslında döviz çıkışını kontrol altında tutmak için getirilmişti. Ama bakın şimdi ne oluyor? Tam tersi bir etki yaratıyor olabilir. Tıpkı sıkışan trafikte klakson çalmak gibi - problemi çözmüyor, sadece gürültüyü artırıyor.
Sektörün Çığlığı Büyüyor
Kuyumcular odalarından gelen sesler de aynı yönde. "Üretim durma noktasına geldi" diyenler var. "Müşterilerimize söz verdiğimiz teslimatları yapamıyoruz" diye yakınanlar...
Şöyle düşünün: Altın, bizim kültürümüzde sadece bir yatırım aracı değil. Düğünlerde, sünnetlerde, özel günlerde... Her yerde. Peki ya bu altınlar temin edilemezse? İşte korkulan da bu.
- Kota sistemi revize edilmeli
- İthalatçıların önündeki engeller kaldırılmalı
- Kayıt dışı ekonomiye fırsat verilmemeli
Aysu'nun dediği gibi, "Ekonomiye katkısı olan, vergisini veren ithalatçılar mağdur edilmemeli." Haklı değil mi? Sonuçta herkes kurallara uygun hareket etmek istiyor.
Çözüm Ne Olabilir?
Belki de kota yerine daha akıllı çözümler bulunmalı. Mesela ithalatçıların geçmiş performansları dikkate alınabilir. Ya da sektörün gerçek ihtiyaçları daha doğru hesaplanabilir.
Bir düşünün: Altın fiyatları zaten uçuyor. Bir de üzerine tedarik sorunu eklenirse, durum daha da vahim hale gelebilir. Bu sadece yatırımcıyı değil, sıradan vatandaşı da etkiler.
Son söz: Ekonomi, nefes alabilmek ister. Tıkanıklığı gidermekse hepimizin yararına.
