Altın piyasasında hareketlilik son hız devam ediyor. Öyle ki, ons altın fiyatları adeta kanatlanmış gibi yükselişe geçti. Dünkü işlemlerde 2.330 dolar seviyelerinde seyreden fiyatlar, bugün itibarıyla 2.350 doların üzerine çıkmayı başardı.
Aslında bu durum hiç de şaşırtıcı değil. Zira küresel ekonomideki belirsizlikler, jeopolitik gerilimler ve enflasyon endişeleri derken, yatırımcılar kendilerini güvende hissettikleri limanlara yöneliyor. Altın da -her zamanki gibi- bu limanların en parlak yıldızı olmayı sürdürüyor.
Peki Bu Yükselişin Arkasında Ne Var?
Bakın, işin uzmanlarına kulak verirsek... Onlar diyor ki bu yükselişin temelinde birkaç önemli faktör yatıyor. Öncelikle, Amerikan Merkez Bankası'nın (Fed) faiz politikalarındaki belirsizlik. Sonra, Orta Doğu'daki gerilimler. Bir de tabii Çin'den gelen talep sinyalleri. Tüm bunlar bir araya gelince, altının parlaması kaçınılmaz oluyor.
Gram altın ise -ons altındaki bu yükselişten nasibini alarak- 2.400 lirayı geçmiş durumda. Yerli yatırımcı için bu rakamlar oldukça anlamlı. Çünkü hem döviz kurundaki hareketlilik hem de altının kendi performansı, portföy değerlendirmelerini doğrudan etkiliyor.
Yatırımcılar Ne Yapıyor?
İşin ilginç yanı, bu yükseliş trendinin ne kadar süreceği. Kimi analistler "Daha yolun başındayız" derken, kimi de "Dikkatli olmakta fayda var" uyarısında bulunuyor. Ama şu bir gerçek: Altın, tarih boyunca kriz dönemlerinde hep öne çıktı. Bugün de farklı değil gibi görünüyor.
Piyasa gözlemcilerinin dikkat çektiği bir diğer nokta ise merkez bankalarının altın alımları. Özellikle gelişmekte olan ülkelerin merkez bankaları, rezervlerindeki altın oranını artırmaya devam ediyor. Bu da talebi destekleyen önemli bir unsur.
Kısacası, altın piyasası şu sıralar oldukça hareketli. Yatırımcılar için hem risk hem de fırsatlar barındırıyor. Ama şunu söylemeden geçmeyelim: Her yatırım kararı kişisel risk iştahına göre şekillenmeli. Altının parıltısı sizi yanıltmasın - her zaman olduğu gibi, araştırmak ve iyi düşünmek en doğrusu.
