Sabahın ilk ışıklarıyla birlikte VİOP ekranlarına kilitlenen yatırımcılar, bugün de oldukça sakin - neredeyse durgun denebilecek - bir manzaryla karşılaştı. Endeks kontratları, dünkü kapanış seviyelerinin hemen yanı başında, minimal oynaklıklarla yoluna devam ediyor. Sanki piyasanın nefesi tutulmuş gibi.
Öyle ki, bu sabahki işlemlerde BIST 100 endeksi kontratları, dünkü kapanışın sadece birkaç puan üzerinde, neredeyse yerinde sayarcasına hareket ediyor. Kimi yatırımcılar bu durağanlığı fırsat bilip pozisyon yenilerken, kimileriyse kenarda bekleyip daha net sinyallerin gelmesini tercih ediyor. Piyasanın genel havası, 'bekle ve gör' stratejisinin hâkim olduğunu gösteriyor.
Küresel Rüzgarlar Yerel Dalgaları Etkiliyor
Dış piyasalara baktığımızda - işte burada işler karışıyor - Asya borsaları karışık bir seyir izlerken, Avrupa piyasalarının açılış öncesi verileri de tam bir netlik sunmuyor. Amerikan tahvil faizlerindeki son hareketlilik ve dolar endeksindeki dalgalanmalar, bizim yerel piyasalarımız üzerinde dolaylı ama hissedilir bir baskı oluşturuyor. Yani dışarıdaki fırtına, bizim limanımızda dalgacıklara neden oluyor.
Bir yanda enflasyon verileri, diğer yanda merkez bankalarının gelecekteki hamleleri... Tüm bu belirsizlikler, yatırımcıları daha temkinli davranmaya itiyor. Şahsen düşünüyorum da, bu 'ne yapacağını bilememe' hali piyasaların en sevmediği durumlardan biri.
Sektörel Performans: Kim Önde, Kim Geride?
Bugünkü işlemlerin ilk saatlerinde bankacılık hisseleri kontratlarında hafif bir canlılık göze çarparken, holdingler biraz daha sönük kaldı. Teknoloji sektörü ise - her zamanki gibi - kendi dinamikleriyle hareket ediyor. İşin ilginci, bazı mid-cap hisselerin kontratlarında daha belirgin hareketler görülebiliyor.
- Bankacılık endeksi kontratları: Hafif yükseliş eğiliminde
- Holding endeksi: Neredeyse yatay, minimal hareketler
- Teknoloji: Kendine has dalgalanmalar, dış piyasalardan bağımsız gibi
Öğle saatlerine doğru işlem hacminin artmasıyla birlikte bu durağan tablonun değişebileceğini düşünüyorum. Zaten piyasalar - tıpkı İstanbul trafiği gibi - sabahın erken saatlerinde sakin, öğleye doğru hareketleniyor.
Yatırımcıya Not: Sabırlı Olmakta Fayda Var
Bugünkü yatay seyir, aslında piyasaların 'nefes molası' verdiği anlamına gelebilir. Belki de yeni bir trendin başlangıcındayız, kim bilir? Tecrübelerim gösteriyor ki, bu tür durağan dönemler genellikle büyük hareketlerin habercisi oluyor. Ama tabii ki - hemen heyecanlanmayın - bu sadece kişisel gözlemim.
Kısa vadeli yatırımcılar için sıkıcı geçen bu tür günler, aslında uzun vadeli portföy yönetimi açısından değerlendirilebilecek fırsatlar sunabiliyor. Sonuçta her gün koşarak değil, bazen yürüyerek de ilerlenebiliyor piyasalarda.
