Geçtiğimiz hafta küresel emtia piyasaları, Amerika Birleşik Devletleri Merkez Bankası'nın (Fed) 9-10 Aralık tarihlerindeki para politikası toplantısına odaklandı. Fed'in 25 baz puanlık bir faiz indirimine gidebileceğine dair güçlü beklentiler ve değer kaybeden dolar endeksi, birçok emtianın fiyatlamasında belirleyici rol oynadı. Özellikle değerli metaller ve baz metaller bu ortamdan olumlu etkilenirken, tarım ürünleri ise karışık bir seyir izledi.
Değerli Metaller ve Baz Metaller Parladı
Değerli metaller haftayı genel olarak güçlü tamamlarken, gümüş öne çıkan performansıyla dikkat çekti. Gümüşün ons fiyatı, haftanın son işlem gününde tüm zamanların en yüksek seviyesi olan 59,34 doları test etti ve haftayı 58,38 dolardan kapayarak bir rekor daha kırdı. Gümüşün yılbaşından bu yana olan kazancı yüzde 102'yi aştı. Analistler, bu hızlı yükselişin küresel arz sıkıntıları ve borsalardaki düşük stoklarla bağlantılı olabileceğini belirtiyor. Altın ise hafta içinde 4.254,51 dolar ile 6 haftanın zirvesini görse de kar satışlarıyla 4.201,84 dolar seviyesinden kapandı.
Baz metallerde ise gözler bakırdaydı. Londra Metal Borsası'nda (LME) 3 ay vadeli bakır kontratı, ton başına 11.705 dolara yükselerek bir önceki haftanın rekorunu geride bıraktı. Zayıflayan doların yanı sıra, Şili'deki üretim düşüşü ve Çin'deki eritme tesislerinden gelen üretim kesintisi haberleri, bakır piyasasındaki arz endişelerini körükleyerek fiyatları destekledi. Bu gelişmeyle birlikte, baz metaller haftayı geniş çapta değer kazançlarıyla tamamladı.
Makro Veriler ve Jeopolitik Gelişmeler Piyasayı Şekillendirdi
Piyasaları etkileyen diğer önemli faktörler ise ABD'den gelen makroekonomik veriler ve jeopolitik gelişmeler oldu. ADP özel sektör istihdam verisi, kasım ayında 32 bin kişi azalarak Mart 2023'ten bu yana en sert düşüşünü kaydetti. ISM imalat sanayi endeksi de 48,2 seviyesiyle beklentilerin altında kalarak, sektördeki daralmanın devam ettiğini gösterdi. Bu veriler, Fed'in faiz indirim yolunu açan ekonomik yavaşlama sinyalleri olarak yorumlandı.
Jeopolitik cephede ise gerilimler sürüyor. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Ukrayna'nın Karadeniz'deki saldırılarını "korsanlık" olarak nitelendirerek, misilleme tehdidinde bulundu. Diğer yandan, Avrupa Birliği, Rusya'dan doğal gaz ve LNG ithalatının 2027 sonbaharına kadar aşamalı olarak sonlandırılması konusunda anlaşmaya vardı. ABD Başkanı Donald Trump ise Venezuela üzerinden yürütülen uyuşturucu trafiğine karşı baskıyı artıracaklarını ve kara operasyonları başlatabileceklerini açıkladı.
Enerji ve Tarım Piyasalarındaki Gelişmeler
Enerji piyasalarında, Brent petrolün varil fiyatı Fed'in faiz indirimlerinin talebi artıracağı beklentisi ve Rusya-Venezuela kaynaklı arz endişeleriyle haftayı yüzde 0,6'lık artışla kapattı. Ancak ABD'de ham petrol stoklarındaki beklenmedik artış ve talebe dair zayıf sinyaller, fiyat artışını sınırladı. ABD doğal gaz fiyatları ise soğuk hava ve rekor LNG ihracatı nedeniyle son 3 yılın zirvelerine yakın seyretti ve haftalık yüzde 9,1 değer kazandı.
Tarım emtiaları ise karışık bir tablo çizdi. Buğday ve mısır fiyatları, yüksek küresel stoklar ve güçlü üretim beklentileri nedeniyle düşük seviyelerde kalmaya devam etti. Soya fasulyesinde Brezilya'dan gelen rekor rekolte beklentisi orta vadeli baskı yaratırken, kakao fiyatları yüzde 3,5'lik haftalık artışla dikkat çekti. Piyasa genelinde, alıcıların fiyatların daha da düşebileceği beklentisiyle temkinli bir tutum sergilediği gözlemleniyor.
Haftanın kapanışında, Fed'in faiz indirimi ihtimalinin para piyasalarında yaklaşık yüzde 88 seviyesinde fiyatlandığı görülürken, ABD 10 yıllık tahvil faizi yüzde 4,12'den, dolar endeksi ise yüzde 0,5 düşüşle 98,9 seviyesinden işlem gördü. Önümüzdeki hafta Fed'in kararı ve açıklayacağı projeksiyonlar, piyasalardaki ana odak noktası olmaya devam edecek.