Küresel petrol piyasaları, Ortadoğu'daki gelişmeler ve temel arz dengelerine dair beklentilerin gölgesinde hareketli bir haftaya başladı. Brent petrol türü, pazartesi günü işlemlerde varil başına 83 dolar seviyesinin üzerinde işlem görerek yükseliş eğilimini korudu. Bu hareketin arkasında, İsrail ile Hamas arasındaki ateşkes görüşmelerinin belirsizliği ve önümüzdeki hafta açıklanacak OPEC+ üretim politikası kararlarına yönelik spekülasyonlar yer alıyor.
Ateşkes Görüşmeleri ve Bölgesel Gerilimlerin Piyasa Etkisi
Mısır'ın başkenti Kahire'de devam eden dolaylı görüşmeler, piyasalarda ihtiyatlı bir iyimserlik havası yaratsa da, kalıcı bir çözüme ulaşılamaması risk algısını tamamen ortadan kaldırmıyor. Taraflar arasında 40 günlük bir ateşkes ve tutuklu takası üzerinde uzlaşıldığı yönündeki haberler, bölgesel gerilimlerin hafifleyebileceği umudunu güçlendirdi. Ancak, İsrail'in Rafah'a yönelik olası bir kara harekâtı ihtimali ve Hamas'ın nihai tavrındaki belirsizlik, petrol piyasalarında tedirginliğin devam etmesine neden oluyor. Bölgedeki istikrarsızlık, küresel petrol tedarik hatları için potansiyel bir tehdit olarak değerlendiriliyor.
OPEC+ Toplantısı ve Üretim Kotalarına Dikkatler Çevrildi
Petrol fiyatlarındaki bir diğer belirleyici faktör ise, 1 Haziran'da sanal olarak toplanacak OPEC ve OPEC+ üyesi ülkelerin bakanlar kurulunun alacağı kararlar. Piyasa katılımcıları, grubun mevcut gönüllü üretim kesintilerini uzatıp uzatmayacağını ya da yeni bir politika değişikliğine gidip gitmeyeceğini merakla bekliyor. Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) ve ABD Enerji Enformasyon İdaresi (EIA) gibi kuruluşların talep büyümesine dair temkinli tahminleri, OPEC+'ın arzı sıkı kontrol altında tutmaya devam etmesi gerektiği yönündeki beklentileri destekliyor. Bu durum, grubun üretim politikasının fiyatlar üzerindeki belirleyiciliğini bir kez daha ortaya koyuyor.
Teknik Analiz ve Piyasa Göstergeleri Ne Diyor?
Teknik açıdan bakıldığında, Brent petrolün 84.80 dolar seviyesindeki direnci aşması durumunda yükseliş momentumunun artabileceği öngörülüyor. Bununla birlikte, 81.70 dolar seviyesinin altına kalıcı bir kırılma yaşanması, satıcıların kontrolü ele alabileceği anlamına gelebilir. ABD'deki ham petrol stoklarındaki değişim, Çin'in ekonomik toparlanma sinyalleri ve dolar endeksindeki hareketler de önümüzdeki günlerde izlenecek diğer önemli parametreler arasında yer alıyor. Tüm bu faktörler, emtia piyasalarında volatil bir ticaret ortamının devam edeceğine işaret ediyor.
Sonuç olarak, petrol fiyatları hem jeopolitik risk primini hem de temel arz-talep dengesine dair beklentileri fiyatlamaya devam ediyor. Kahire'deki görüşmelerden somut bir sonuç çıkması ve OPEC+'ın beklenenin ötesinde bir üretim artışı sinyali vermemesi, fiyatların mevcut seviyelerini korumasına veya daha da yukarı yönlü hareket etmesine zemin hazırlayabilir. Yatırımcılar, bu iki kritik gelişme öncesinde ihtiyatlı pozisyon almayı sürdürüyor.
