Şu acımasız gerçeği hepimiz biliyoruz: Türkiye bir deprem ülkesi. Ama iyi haber şu ki, son yıllarda bu konuda ciddi bir bilinçlenme yaşıyoruz. Öyle ki, kentsel dönüşüm adeta ülke çapında bir seferberliğe dönüştü.
Rakamlar konuşuyor - ve oldukça net konuşuyor! Bugüne kadar tam 23 milyon riskli konut dönüştürüldü. Bu sayı, neredeyse ülke nüfusunun dörtte birine tekabül ediyor. Düşünsenize, her dört kişiden biri artık daha güvenli evlerde yaşıyor.
Peki Bu Süreç Nasıl İşliyor?
Aslında işin özü şu: Belediyeler riskli alanları tespit ediyor, vatandaşlar da bu sürece gönüllü olarak katılıyor. Tabii ki TOKİ'nin buradaki rolü yadsınamaz. Onlar adeta bu dev projenin lokomotifi gibi çalışıyor.
Ben şahsen şunu merak ediyorum: Acaba kaçımız oturduğu binanın deprem dayanıklılık testlerinden geçtiğini biliyor? Bu soru belki de hepimizin kendine sorması gereken en önemli soru.
Gelecek Planları ve Hedefler
Yetkililerin açıklamalarına bakılırsa, önümüzdeki dönemde daha da hızlanacak bu süreç. Yeni projeler, yeni finansman modelleri ve -inanın bana- çok daha kapsamlı bir dönüşüm haritası hazırlanıyor.
Şöyle bir düşünün: Her yıl onbinlerce bina yenileniyor, yüzbinlerce vatandaş daha güvenli konutlara kavuşuyor. Bu, sadece bir inşaat faaliyeti değil, aynı zamanda bir güvenlik sigortası.
- Gönüllü katılım oranları her geçen yıl artıyor
- Finansman seçenekleri çeşitleniyor
- Teknolojik yenilikler sürece entegre ediliyor
- Yerel yönetimlerin rolü güçleniyor
Sonuç olarak, Türkiye olarak deprem gerçeğiyle yüzleşiyor ve bu konuda ciddi adımlar atıyoruz. 23 milyon konut dev bir rakam - evet, ama daha gidilecek çok yol var. Unutmayalım ki, güvenli konut bir lüks değil, temel bir insan hakkı.
Peki siz bu konuda ne düşünüyorsunuz? Mahallenizdeki dönüşüm çalışmalarından memnun musunuz? Bence herkesin bu konuda bir fikri mutlaka vardır.