
Gece yarısını geçmişti ama Bakanlık'taki ışıklar hâlâ yanıyordu. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, ekibiyle son hazırlıkları gözden geçiriyordu. O anki hissiyatını şöyle aktarıyor: "Gece gündüz demeden, canla başla çalışıyoruz. Amacımız çok net - her bir vatandaşımızın yüzündeki tebessümü görene kadar mücadelemiz sürecek."
Hatay'da incelemelerde bulunan Bakan, afet konutlarının teslim sürecini yakından takip ediyor. "Mart ayına kadar 46 bin konutu teslim etmeyi hedefliyoruz" diyen Kurum, gözlerindeki kararlılıkla ekliyor: "Bu sadece bir sayı değil, her biri bir aile, bir yuva demek."
Yeniden Doğuşun Mimarları
Kentsel dönüşüm seferberliği tüm hızıyla sürüyor. Bakan Kurum'un tabiriyle "memleketin yeniden inşası" için hummalı bir çalışma var. TOKİ başta olmak üzere tüm paydaşlar, adeta bir yarış içinde. Peki neden bu kadar önemli?
Çünkü her deprem konutu, sadece dört duvar değil. Kaybedilen hayatların, yıkılan hayallerin yerine yenilerinin inşa edildiği bir sembol. Bakan'ın deyimiyle "huzurun ve mutluluğun teminatı".
Sadece Konut Değil, Yaşam Alanı
İşin ilginç yanı, sadece konut üretmekle yetinmiyorlar. Sosyal donatı alanlarından yeşil alanlara, oyun parklarından camilere kadar her detay düşünülüyor. "Amacımız sadece ev yapmak değil, yaşanabilir mahalleler inşa etmek" vurgusu yapılıyor.
Kurum'un şu sözleri oldukça dikkat çekici: "Vatandaşlarımızın duaları ve desteği, bizim için en büyük motivasyon. Onların yüzündeki gülümseme, tüm yorgunluğumuzu unutturuyor."
Ve ekliyor: "Bu millet için çalışmaya devam edeceğiz. Ta ki son vatandaşımız yeni evine kavuşana, herkesin yüzü gülene kadar..."