İzmir'de olası bir depremde yıkılma riski taşıyan binalarda oturan vatandaşlar, artık dayanacak güçlerinin kalmadığını ifade ediyor. Bayraklı ve Bornova ilçelerinde yaşayan deprem mağdurları, Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay'a seslenerek acil kentsel dönüşüm taleplerini iletti.
"Biz her an tetikte yaşıyoruz" diyen bölge sakinleri, adeta bir kabus içinde olduklarını belirtiyor. Özellikle 2020'deki depremin yaralarının henüz sarılamadığını vurgulayan vatandaşlar, "Yeni bir depremde ne olacağını düşünmek bile insanın tüylerini diken diken ediyor" ifadelerini kullanıyor.
"Artık Bekleyecek Halimiz Kalmadı"
Mahalle sakinlerinden bir grup, belediye yetkilileriyle yaptıkları görüşmede çarpıcı açıklamalarda bulundu. "Bizim için her gece uyku tutmuyor" diyen bir vatandaş, "Çocuklarımızın geleceğinden endişeliyiz. Ya deprem olursa diye düşünmekten yorgun düştük" şeklinde konuştu.
Aslında durum hiç de iç açıcı değil - binaların çoğu adeta birer zaman bombası gibi. Yetkililerin bu konuda daha kararlı adımlar atması gerektiğini düşünüyorlar. "Artık şapkayı önünüze koyup düşünme zamanı geldi" çağrısı yapıyorlar.
Belediyeden Beklenen Adımlar
Vatandaşların beklentileri oldukça net:
- Riskli binaların acilen tespit edilmesi
- Kentsel dönüşüm projelerinin hızlandırılması
- Finansman konusunda çözüm üretilmesi
- Geçiş sürecinde mağduriyet yaşanmaması
Bir başka mahalle sakini ise "Biz sadece güvenli bir ev istiyoruz. Bu kadar basit aslında" diyerek özlemini dile getiriyor.
Yetkililere Sessiz Çığlık
Bölge halkı, yetkililerin kendilerini anlamadığını düşünüyor. "Onlar güvenli binalarda oturuyor, bizim çektiğimiz çileyi bilmiyorlar" diyen bir vatandaş, seslerinin duyulması için daha gür çıkmak zorunda olduklarını söylüyor.
İşin ilginç yanı, herkes aslında ne yapılması gerektiğini biliyor ama bir türlü harekete geçilemiyor. Belki de gerçekten şapkaların öne konma zamanı geldi - kim bilir?
Sonuç olarak, İzmir'deki deprem mağdurları için beklemek artık bir seçenek değil. Her geçen gün, risk daha da büyüyor ve vatandaşların sabrı tükeniyor. Yetkililerin bu çağrıya kulak vermesi, belki de birçok hayatı kurtaracak.
