Vallahi şu günlerde Türk otomotiv sektörü öyle bir performans sergiliyor ki, görenler şaşırıp kalıyor. Sanki her şey bir anda değişiverdi - adeta bir sihirli değnek değmiş gibi.
Geçen yılın aynı dönemine kıyasla ihracat %15.4 gibi inanılmaz bir artışla 2 milyar 939 milyon dolara ulaşmış. Bu rakamlar öyle sıradan istatistikler değil, gerçekten dikkat çekici.
Avrupa'nın Kapıları Ardına Kadar Açıldı
İşin en çarpıcı yanı şu: Almanya, Fransa, İtalya, İspanya ve İngiltere gibi Avrupa'nın ağır topları artık bizim otomobillerimize bayılıyor. Sanki herkes bir anda Türk malı otomobillerin kalitesini keşfetmiş gibi.
Bir düşünsenize - daha dün gibiydi, otomotiv sektörümüz belki biraz daha mütevazı hedeflerle ilerliyordu. Şimdi ise durum tamamen farklı. Yurtdışı pazarında adeta fırtına gibi esiyoruz.
Yatırımlar ve İstihdam Patlaması
Bu başarı hikayesi sadece ihracat rakamlarıyla sınırlı değil elbette. Sektörün önde gelen firmaları yurtdışında yeni yatırımlara imza atıyor. Fabrikalar kuruluyor, üretim hatları genişliyor, yüzlerce kişiye iş imkanı doğuyor.
Aslında bu durum bize şunu gösteriyor: Türk mühendisliği ve üretim kalitesi artık global arenada kendini kanıtlamış durumda. Kim demiş Türk otomotiv sektörü sadece iç pazarla sınırlı kalır diye?
- İhracatta %15.4'lük rekor artış
- Avrupa'nın önde gelen ülkelerinde pazar payı genişlemesi
- Yurtdışı yatırımlarda gözle görülür sıçrama
- İstihdamda ciddi artış potansiyeli
Peki bu başarının arkasında ne var? Bence en önemli faktör, sektörün uzun vadeli stratejilerle hareket etmesi ve kaliteye verdiği önem. Ayrıca - itiraf etmeliyim - son yıllarda Türk markalarının tasarım ve teknoloji anlamında gösterdiği gelişim de inanılmaz.
Ekonomiye Katkısı Dev Boyutlarda
Bu ihracat başarısının ekonomiye katkısını hafife almamak lazım. Döviz girişi, istihdam, teknoloji transferi derken, otomotiv sektörü adeta ekonominin lokomotifi haline gelmiş durumda.
Şahsen düşünüyorum da, eğer bu tempoyla devam edebilirsek, önümüzdeki yıllarda çok daha büyük başarı hikayeleri yazabiliriz. Belki de Türk otomotiv sektörü, global arenada çok daha iddialı bir konuma gelecek.
Sonuç olarak - ve bunu gönül rahatlığıyla söyleyebilirim - Türk otomotiv sanayisi yurtdışı atağıyla gerçek bir başarı hikayesi yazıyor. Bu performans sadece sektör için değil, tüm Türkiye ekonomisi için umut verici sinyaller taşıyor.