Tam da hasat mevsiminin o coşkulu telaşı içinde, İş Bankası tarıma gönül vermiş kadınlar için oldukça anlamlı bir buluşmaya ev sahipliği yaptı. 15 Ekim Pazartesi günü, bankanın Ankara'daki ikonik genel müdürlük binasında düzenlenen etkinlik, adeta tarım sektörünün görünmeyen kahramanlarına bir saygı duruşuydu.
Şöyle bir düşünün: Türkiye'de tarım denince akla ilk gelen yüzler kimin? Çoğunlukla erkekler değil mi? Oysa gerçek çok farklı. Tarlada, bağda, bahçede alın teri döken binlerce kadın var ve onların hikayeleri genelde duyulmuyor. İşte bu etkinlik tam da bu sessiz çoğunluğa mikrofon uzatmak için düzenlendi.
Tarımın Görünmeyen Yüzü: Kadın Eller
Toplantıda konuşan İş Bankası yetkilileri, rakamlarla konuştu. Türkiye'de tarım sektöründe çalışanların neredeyse yarısının kadın olduğunu vurguladılar. Ancak iş karar alma mekanizmalarına gelince, bu oranın dramatik şekilde düştüğünün altını çizdiler. 'Kadınlar tarlada var ama masalarda yok' diyerek özetlediler durumu.
Etkinliğe katılan kadın çiftçilerin anlattıkları ise gerçekten etkileyiciydi. Kimi ailesinden kalan tohumları gelecek nesillere aktarmak için mücadele ediyor, kimi organik tarım yapmak için bürokrasiyle boğuşuyor, kimi de köyünden ilk kez çıkıp böyle bir organizasyonda bulunmanın heyecanını yaşıyordu.
Bankadan Somut Adımlar
Peki İş Bankası bu konuda ne yapıyor? Aslında bakarsanız epey şey. Tarımsal kredilerden kadın girişimcilere özel finansman paketlerine, eğitim programlarından danışmanlık hizmetlerine kadar geniş bir yelpazede destek sunuyorlar. Ama en önemlisi, kadın çiftçileri 'sadece kredi alan müşteri' olarak görmek yerine, onları tarımın sürdürülebilirliğinin anahtarı olarak konumlandırıyorlar.
Bir banka düşünün ki, sadece faiz oranlarından değil, toprağın verimliliğinden, tohumun kalitesinden, kadın emeğinin değerinden bahsediyor. Bu, alışılagelmiş bankacılık anlayışının hayli dışında bir yaklaşım doğrusu.
Gelecek Hasatlar İçin Umut Yeşertiyorlar
Etkinlikte en çok konuşulan konulardan biri de genç neslin tarıma olan ilgisizliğiydi. Köyden kente göç devam ediyor, tarım arazileri elden çıkıyor, geleneksel tarım bilgisi unutulmaya yüz tutuyor. İşte tam bu noktada, kadın çiftçilerin önemi bir kez daha ortaya çıkıyor. Çünkü onlar hem geleneksel bilgiyi koruyor hem de modern teknikleri öğrenmeye açıklar.
İş Bankası'nın bu etkinliği aslında daha büyük bir resmin parçası. Sürdürülebilir tarım, gıda güvenliği, kırsal kalkınma gibi konular artık sadece tarım bakanlığının değil, özel sektörün de gündeminde. Ve kadınlar, bu denklemin en kritik değişkeni.
Günün sonunda şunu söyleyebiliriz: Tarlasından, bağından, bahçesinden çıkıp Ankara'ya gelen bu kadınlar, aslında Türkiye tarımının geleceğinin temsilcileriydi. Onların sesinin daha gür çıkması, hepimizin yararına. Çünkü unutmayalım - soframızdaki ekmeğin, domatesin, zeytinin hikayesi onların ellerinde yazılıyor.
