Bugünlerde herkesin dilinde dolaşan bir gerçek var: Türkiye olarak çöplerimizle baş etmekte zorlanıyoruz. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki'nin son açıklamaları bu konuda adeta bir uyanış çağrısı niteliğinde.
Özhaseki, "Atık üretme hızımız, maalesef bu atıkları çözme hızımızdan çok daha yüksek" diyor ve ekliyor: "Bu gidişatı tersine çevirmek zorundayız." Gerçekten de öyle değil mi? Her gün daha fazla atık üretiyoruz ama onlardan kurtulma yöntemlerimiz aynı hızda gelişmiyor.
Rakamlar Konuşuyor: İşte Gerçek Durum
Bakanlığın paylaştığı veriler oldukça çarpıcı. Türkiye'de atık bertaraf ve geri kazanım tesislerinin sayısı son yıllarda artış göstermiş olsa da, bu artış atık üretimindeki patlamaya yetişemiyor. Sanki koşu bandında geriye doğru yürüyormuşuz gibi - ne kadar hızlı gidersek gidelim, aslında yerimizde sayıyoruz.
Özhaseki'nin altını çizdiği nokta şu: "Atığı kaynağında azaltmak artık bir tercih değil, zorunluluk." Haklı da. Çünkü her yeni çöp depolama alanı açmak, her yeni bertaraf tesisi kurmak hem maliyetli hem de sürdürülebilir değil.
Yerel Yönetimlere Çağrı: Harekete Geçin!
Bakan'ın belediye başkanlarına ve yerel yöneticilere mesajı net: "Bu işi sadece merkezi hükümetin çabasıyla çözemeyiz." Yerel yönetimlerin atık yönetiminde çok daha aktif rol alması gerektiğini vurguluyor. Belediyelerin atık toplama sistemlerini modernize etmesi, vatandaşları bilinçlendirmesi ve geri dönüşüm altyapısını güçlendirmesi şart.
Aslında düşününce - biz vatandaşlar da bu işin bir parçasıyız. Evimizdeki çöpü nasıl ayırdığımız, hangi ürünleri tercih ettiğimiz, ne kadar tükettiğimiz... Tüm bunlar zincirin halkaları.
Çözüm Önerileri: Neler Yapılabilir?
- Atık azaltımı konusunda toplumsal bilincin artırılması
- Geri dönüşüm altyapısının ülke genelinde yaygınlaştırılması
- Yerel yönetimlerin bu konuda daha fazla kaynak ayırması
- Sanayi kuruluşlarının üretim süreçlerinde atık azaltımına odaklanması
- Yenilikçi teknolojilerin atık yönetiminde daha fazla kullanılması
Özhaseki son olarak şunu ekliyor: "Bu sadece bir çevre meselesi değil, aynı zamanda ekonomik bir mesele. Doğru yönetildiğinde atıklar bir maliyet değil, değere dönüşebilir." Belki de bakmamız gereken açı bu - atıkları bir sorun olarak değil, fırsat olarak görmek.
Peki sizce Türkiye bu atık krizini fırsata çevirebilir mi? Cevabımız evet olmalı - hem de derhal.