Hava sıcak, güneş yakıcı... Bodrum'un o meşhur mavisi şimdi endişe verici bir hal aldı. Çünkü bu güzellikler diyarında suyun sonuna yaklaşıyoruz - hem de çok hızlı bir şekilde.
Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras'ın açıklamaları adeta soğuk duş etkisi yaptı. Mumcular Barajı'nda doluluk oranı %3.5, Çamköy Barajı'nda ise %7.5 seviyesinde. Bu rakamların ne anlama geldiğini söyleyeyim: Bodrum'un elinde sadece 10 günlük su kaldı!
Kritik Uyarı: "Su Tükeniyor!"
Belediye Başkanı'nın sözcükleri oldukça net: "Bodrum'da içme suyu kaynaklarımız tükenmek üzere." Bu cümleyi bir daha okuyun lütfen. Çünkü durum gerçekten vahim.
Peki nasıl bu hale geldik? Aslında cevap basit: Yağış yok. Hiç yok. Barajlara hayat veren yağmurlar bu yıl adeta Bodrum'u unutmuş gibi. Kuraklık öyle bir noktaya varmış ki, artık günlük hayatımızı etkilemeye başladı.
Acil Önlemler Devreye Giriyor
Belediye çare arayışında ve bazı radikal kararlar almak zorunda kalabilir. Konuşulan çözümler arasında:
- İçme suyu şebekesine basılan su miktarında kısıtlama
- Belirli saatlerde su kesintileri
- Alternatif su kaynakları arayışı
- Turizm sezonu öncesi acil tasarruf tedbirleri
Bu önlemler hayat kurtarıcı olabilir ama asıl çözüm hepimizin suyu daha akıllıca kullanmasından geçiyor.
"Her Damla Altın Değerinde"
Başkan Aras'ın vatandaşlara mesajı çok açık: "Su tasarrufu konusunda herkesin üzerine düşeni yapması gerekiyor." Haklı da. Çünkü artık lüksümüz yok.
Bodrum'da yaşayan biri olarak şunu söyleyebilirim: Su meselesi artık sadece belediyenin değil, hepimizin sorunu. Bahçe sulamadan bulaşık yıkamaya, duş almadan araba yıkamaya - her damlanın hesabını yapmak zorundayız.
Yaz sezonu kapıda ve turist akını başlamak üzere. Su kriziyle turizm sezonuna girmek hiç iç açıcı olmayacak. Bu nedenle zamanımız az, yapmamız gerekenler çok.
Son bir not: Bu sadece Bodrum'un sorunu değil aslında. İklim değişikliği hepimizin kapısını çalıyor. Belki de Bodrum'daki bu alarm hepimiz için bir uyanış çağrısıdır. Ne dersiniz?