Geldi de gidiyor derler ya, tam da öyle oldu. Çiğ sütün litresi daha dün 8 liraydı, bugünse 9 lira oldu. Resmen tavan yaptı! Üreticilerin yüzü gülmüyor, haklılar da. Yem fiyatları, enerji maliyetleri, işçilik derken... Kim dayanabilir ki bu yük altında?
Sanayi devleri -biliyorsunuz o büyük firmalar- litre başına 8.50 liraya alıyorlardı sütü. Şimdi 9 lira oldu. Aradaki fark devede kulak gibi görünebilir ama tonajı düşününce işin rengi değişiyor. Hesap kitap işte!
Peki ya tüketici? Market raflarında fiyat artışları kaçınılmaz görünüyor. Yoğurt, peynir, ayran... Kısacası sütten çıkan her şey pahalılanacak. Cebimiz yine yanacak yani.
Üreticinin Dramı: Maliyetler Çığ Gibi Büyüyor
Ah şu yem fiyatları olmasa! Üreticilerin en büyük derdi bu. Saman, yem, mazot... Hepsi uçmuş durumda. Bir de işçilik maliyetleri var tabii. Çiftçi, "Bu paraya ancak kendimin ve hayvanların karnını doyurabiliyorum" diyor. Kar etmek? O eski günlerde kaldı artık.
Şöyle düşünün: Hayvanını besliyorsun, sağıyorsun, soğutuyorsun, tankerle teslim ediyorsun... Sonra eline geçen para zararı bile karşılamıyor. Kim böyle bir işte devam etmek ister ki? Nitekim, her geçen gün daha fazla üretici bu işten çekiliyor. Çok yazık!
Tüketiciye Yansıması Kaçınılmaz
Market raflarına yansıma hızı ne kadar olur bilinmez ama olacak. Bu işin matematiği bu. Hammaddesi pahalılanan ürün, nihayetinde son kullanıcıya da pahalıya patlıyor. Önümüzdeki günlerde süt ürünleri reyonlarına uğrayanlar, fiyat etiketlerinde küçük şoklar yaşayabilir.
Peki çözüm? Devlet desteklerinin artırılması, maliyetlerin düşürülmesi için somut adımlar atılması... Yoksa hem üretici hem tüketici kaybedecek. Umarım yetkililer bu sesleri duyar da bir önlem alırlar.
