İstilacı Kokarca Böceklerine Karşı Şanlıurfa'nın Sıra Dışı Savunması: Süngü Ordusu Göreve Hazır!
Kokarca İstilasına Biyolojik Çözüm: Süngü Ordusu İş Başında

Güneydoğu'nun bereketli topraklarında adeta bir kabus gibi yayılıyorlar. Kimi zaman 'kahverengi kokarca' diye anılıyorlar, kimi zaman ise 'pis kokulu istilacılar'... Ama gerçek şu ki, bu küçük yaratıklar çiftçilerin en büyük kâbusu haline geldi.

Şanlıurfa'da durum ciddi. Tarım ve Orman Bakanlığı'nın verilerine göre, bu istilacı böcekler özellikle buğday, arpa ve mısır tarlalarında ciddi hasarlara yol açıyor. Peki ne yapılıyor bu duruma karşı? İşte asıl hikaye burada başlıyor.

Doğanın Dengesiyle Oynuyorlar - Ama Akıllıca!

Bölgede görev yapan ziraat mühendisleri, bu istilaya karşı oldukça ilginç bir yöntem geliştirdi. 'Süne yumurta parazitoiti' adı verilen minik canlılar, laboratuvar ortamında özenle çoğaltılıyor. Sonra? Sonrası doğanın dengesine bırakılıyor.

Bu parazitoitler, kokarca böceklerinin yumurtalarını adeta bir avcı gibi bulup, onları içten içe tüketiyor. Doğanın kendi silahlarını kullanarak, doğaya zarar vermeden yapılan bu mücadele gerçekten takdire şayan.

Rakamlarla Mücadelenin Boyutu

Geçtiğimiz sezon tam 1.5 milyon parazitoit doğaya salınmış. Bu sezon ise hedef daha da büyük - 2 milyon! Şanlıurfa Zirai Mücadele Araştırma Enstitüsü'ndeki uzmanlar, bu küçük ordunun eğitimini (yani çoğaltılmasını) titizlikle sürdürüyor.

Enstitü Müdürü Mehmet Ali Sönmez'in dediği gibi, "Bu iş sabır ve özveri istiyor." Haklı da... Doğayla mücadele etmek yerine, onunla işbirliği yapmak her zaman daha akıllıcadır.

Çiftçiler Ne Diyor?

Bölge çiftçileri ise bu mücadeleyi destekliyor. Kimyasal ilaçların hem toprağa hem de insan sağlığına verdiği zararı göz önüne alınca, bu biyolojik yöntem gerçekten bir kurtarıcı gibi görünüyor.

"Eskiden tarlalarımız ilaç kokardı" diyor yaşlı bir çiftçi, "şimdi ise doğanın kendi döngüsüne güveniyoruz."

Aslında bu mücadele sadece böceklere karşı değil, aynı zamanda geleneksel tarım anlayışına karşı verilen bir savaş. Belki de doğru olan da bu - doğayı yenmeye çalışmak yerine, onunla uyum içinde yaşamayı öğrenmek.

Şanlıurfa'daki bu biyolojik mücadelenin başarısı, Türkiye'nin diğer bölgeleri için de umut verici. Kim bilir, belki yakında tüm ülke doğa dostu tarım uygulamalarına geçer.