Düşünsenize, sabah denizin turkuaz sularında yüzüp öğleden sonra karların üzerinde kaymak... İşte Antalya'nın büyülü dünyasında bu hayal gerçek! Saklıkent Kayak Merkezi, tam da böyle bir ikilem sunuyor insana.
Antalya'nın göbeğinden çıkıp kendinizi birkaç saat içinde beyaz bir cennette bulmak mümkün. Şehir merkezi ile Saklıkent arasındaki mesafe yaklaşık 50 kilometre - ki bu da demek oluyor ki, güneşli sahillerden karlı zirvelere geçiş yapmak sandığınızdan çok daha kolay.
Yolculuk Detayları: Rotanızı Planlayın
Antalya'dan Saklıkent'e giden yol aslında iki ayrı macera sunuyor. Birincisi ve en çok tercih edileni D650 karayolu üzerinden ilerleyen güzergâh. Bu yol sizi önce Kemer'e, oradan da Saklıkent'in eteklerine götürüyor. Yol kalitesi fena değil ama virajlı kısımlarda dikkatli olmakta fayda var.
İkinci seçenekse D400 üzerinden Çamyuva istikametini takip etmek. Bu rota biraz daha sakin, manzarası ise kesinlikle nefes kesici. Hangisini seçerseniz seçin, yolculuk ortalama 1 saat 15 dakika sürüyor - tabii trafik ve hava koşullarına bağlı olarak bu süre değişebilir.
Mevsimlere Göre Yol Durumu
Kış aylarında yolculuk yapmayı planlıyorsanız, hazırlıklı olmanızı öneririm. Karlı havalarda zincir takmak gerekebiliyor - ki bu da yolculuk süresini biraz uzatabilir. Ama şunu söylemeden geçemeyeceğim: O beyaz manzaranın büyüsüne kapıldıktan sonra bu küçük detaylar hiç sorun olmuyor!
Yaz aylarında ise yol sorunsuz, ancak turist yoğunluğuna dikkat. Temmuz-ağustos döneminde yola çıkacaksanız erken saatleri tercih etmeniz akıllıca olacaktır.
Saklıkent'te Neler Var?
Buraya kadar gelmişken sadece yolu öğrenmekle yetinmeyin derim. Saklıkent, sadece bir kayak merkezi değil, adeta doğanın sunduğu bir armağan. Kayak pistlerinin yanı sıra muhteşem yürüyüş parkurları, fotoğraf çekmek için harika noktalar ve tertemiz dağ havası sizi bekliyor.
Bence en güzeli, Antalya'nın sıcak ikliminden sıkılanlar için mükemmel bir kaçış noktası olması. Hani şu "bir günde iki mevsim" yaşamak isteyenler için biçilmiş kaftan yani.
Son bir not: Giderken yanınıza hem güneş gözlüğü hem de mont almayı unutmayın. Çünkü Antalya'da güneşlenirken, Saklıkent'te kartopu oynamak işten bile değil!
