
Tam da turizm sezonunun kızıştığı şu günlerde, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy'dan kritik bir açıklama geldi. Dünya Turizm Günü dolayısıyla bir mesaj yayınlayan Bakan, sektörün geldiği noktayı ve önümüzdeki dönem hedeflerini tüm çıplaklığıyla paylaştı.
Şöyle bir etrafa baktığımızda, turizmin Türkiye için ne denli hayati bir damar olduğunu görmezden gelemeyiz. Bakan'ın da altını çizdiği gibi, bu sektör sadece döviz getirmekle kalmıyor, yüzbinlerce insanın ekmeği demek. 'Turizm, istihdamın lokomotifi' demesi boşuna değil yani.
Rakamlar Konuşuyor: İnanılmaz Bir İyileşme
Geçtiğimiz yılın verileri gerçekten göz kamaştırıcı. 2023'te tam 49.2 milyon ziyaretçi ağırlamışız. Düşünsenize, neredeyse Türkiye nüfusunun yarısı kadar bir rakam! Bu ziyaretçilerin cebinden ise 54.3 milyar dolar gibi astronomik bir meblağ bıraktıklarını söylüyor Bakan. Pandemi sonrası için 'fena değil' demek sanırım hafif kalır.
Peki bu yılın hedefi ne mi? Bakan Ersoy net konuşuyor: '60 milyon turist ve 60 milyar dolar gelir.' Oldukça iddialı bir hedef, kabul edelim. Ama imkansız da değil. Özellikle Rus ve Alman turistlerin geri dönüşü, sektöre can suyu oldu adeta.
Sürdürülebilirlik ve Marka Değeri
İşin belki de en can alıcı noktası burası. Artık sadece 'deniz, kum, güneş' yetmiyor. Bakan'ın üzerine basa basa vurguladığı gibi, sürdürülebilir turizm ve marka değeri yaratmak zorundayız. 'Her şeyiyle bütünleşik bir deneyim' sunmaktan bahsediyor. Haklı da. Turist artık sadece güneşlenmek değil, kültürü, yemekleri, yaşam tarzını da deneyimlemek istiyor.
Bu noktada yerli operatörlere de büyük iş düşüyor. Kaliteyi artırmak, hizmet çeşitliliğini zenginleştirmek... Bakan'ın tabiriyle, 'dünya turizm liginde üst sıralara oynamak' istiyorsak, kendimizi sürekli yenilememiz şart.
Sonuç olarak, Bakan Ersoy'un mesajı net: Türk turizmi için yeni bir sayfa açılıyor. Hedefler büyük, beklentiler yüksek. Bakalım önümüzdeki aylar bu iddialı hedeflere ne kadar yaklaşacağımızı gösterecek. Turizm camiası olarak, bu hedefe kilitlenmiş durumdayız.