Dünyanın en büyük havalimanları arasında gösterilen İstanbul Havalimanı, gerçekten çarpıcı bir kilometre taşını geride bıraktı. Tamı tamına 400 milyon yolcu... Bu rakamı bir düşünün. Neredeyse Türkiye nüfusunun beş katı!
Havalimanının açıldığı 2018'den bu yana geçen sürede, bu devasa rakama ulaşmak için adeta zamana karşı yarışıldı. Ve işte o an geldi çattı. Son bir yılda tek başına 76 milyon yolcuya kapılarını açan havalimanı, pandemi sonrası toparlanmanın da en güçlü göstergelerinden biri oldu.
Küresel Arenada Bir Türkiye Rönesansı
Aslında bu sadece bir rakam değil, Türkiye'nin havacılıkta ulaştığı küresel etkinin somut kanıtı. Dünyanın dört bir yanından insanlar burayı bir köprü, bir buluşma noktası olarak görüyor. Sanki her yolcuyla birlikte ülkemizin sınırları biraz daha genişliyor.
Havalimanı yetkilileri -ki onlar bu işin mutfağındaki gerçek kahramanlar- bu başarının arkasında yatan sırrı şöyle açıklıyor: "Sürekli yenilik, teknolojiye yatırım ve tabii ki o meşhur Türk misafirperverliği." Haklılar da. Çünkü modern terminaller, son teknoloji bagaj sistemleri ve hızlı check-in olanaklarıyla İstanbul Havalimanı, yolcu deneyimini adeta baştan tanımlıyor.
Rakamların Dili Konuşuyor
Şu istatistiklere bir bakalım:
- Günde ortalama: 1.2 milyon yolcu işlemi
- Yıllık kapasite kullanımı: %85'in üzerinde
- Uluslararası yolcu oranı: %70'lerde seyrediyor
Bu performans, havalimanını Avrupa'nın en yoğun hava trafiğine sahip noktalarından biri yapıyor. Londra Heathrow ve Paris Charles de Gaulle gibi devlerle yarışır konumda.
Peki ya gelecek? Yetkililer 2024 için hedefleri çok daha yüksekte tutuyor. 85 milyon yolcu barajını aşmak için hazırlıklar şimdiden başlamış durumda. Yeni hatlar, yeni anlaşmalar ve tabii ki yolcu konforuna yönelik yatırımlar hız kesmeden devam edecek.
İstanbul Havalimanı'nın bu başarısı sadece bir ulaşım hikayesi değil aslında. Türkiye'nin küresel bağlantı noktası olma vizyonunun canlı kanıtı. Ve görünen o ki, bu hikaye yazılmaya devam edecek.