Washington'dan gelen bu son hamle, adeta soğuk bir kış rüzgarı gibi Ottawa'yı sarstı. ABD Ticaret Bakanlığı'nın Kanada menşeli kağıt hamuru ve kerestelere getirdiği yeni vergi oranları, iki komşu ülke arasındaki ticaret dengelerini altüst etme potansiyeli taşıyor.
Aslında bu, beklenmedik bir gelişme değil. Ticaret anlaşmazlıkları konusunda -dürüst olalım- oldukça "yaratıcı" yöntemler bulan ABD yönetimi, bu kez de orman ürünlerini hedef tahtasına yerleştirmiş görünüyor. Rakamlar konuşursak: kağıt hamurunda %6.6'dan %2.99'a düşürülen vergi oranı ilk bakışta olumlu gibi görünse de, kereste ürünlerindeki artış endişe verici boyutta.
Kanada'nın Tepkisi: "Kabul Edilemez"
Kanada Uluslararası Ticaret Bakanı Mary Ng'in açıklamaları oldukça net. "ABD'nin bu kararı, iş birliği ruhumuza aykırı ve tamamen kabul edilemez" diyen Ng, adeta masaya yumruğunu vurmuş durumda. Peki bu ne anlama geliyor? İki ülke arasındaki ticaret hacminin milyarlarca dolar olduğunu düşünürsek, bu küçük bir mesele değil.
Kanada'nın ABD'ye yıllık kağıt hamuru ihracatı yaklaşık 1.5 milyar dolar seviyesinde. Bu rakamların arkasında binlerce iş yeri ve on binlerce çalışan var. Yani söz konusu olan sadece kâğıt parçaları değil, insanların geçim kaynakları.
Ticaret Savaşlarının Yeni Cephesi: Orman Ürünleri
Bu gelişme, Trump döneminde başlayan ve Biden yönetiminde de devam eden ticaret savaşlarının yeni bir cephesini oluşturuyor. İlginç olan şu ki, iki ülke arasında USMCA (ABD-Meksika-Kanada Anlaşması) gibi kapsamlı bir ticaret anlaşması bulunmasına rağmen, bu tür anlaşmazlıkların önüne geçilemiyor.
Kereste endüstrisi temsilcilerinin yaptığı açıklamalar oldukça çarpıcı: "Bu karar, Kuzey Amerika tedarik zincirine yönelik gereksiz bir darbe" diyorlar. Haklılar da. Pandemi sonrası toparlanmaya çalışan küresel ekonomide, bu tür ticaret engelleri kimseye fayda sağlamıyor.
Öte yandan, Kanada'nın eli oldukça güçlü. Ülke, alternatif pazarlar bulma konusunda hızlı davranabilir. Asya pazarları, özellikle de Çin, Kanada'nın orman ürünleri için önemli bir pazar konumunda. Belki de bu hamle, Kanada'yı yeni pazarlar aramaya itecek ve sonuçta ABD pazar pay kaybı yaşayacak.
Peki Ya Sonra?
Bu ticaret anlaşmazlığının çözümü için iki tarafın da masaya oturması gerekiyor. Kanada tarafının Dünya Ticaret Örgütü'ne başvurma ihtimali oldukça yüksek. Ama şunu unutmamak lazım - ticaret savaşlarında genellikle her iki taraf da kaybediyor.
Sonuç olarak, ABD'nin bu beklenmedik hamlesi, uluslararası ticaretin ne kadar kırılgan hale geldiğini bir kez daha gösterdi. İki müttefik ülke arasındaki bu gerilim, küresel ticaretin geleceği açısından endişe verici sinyaller veriyor. Önümüzdeki günlerde nasıl gelişeceğini hep birlikte göreceğiz.