Gayrimenkul sahiplerinin korkulu rüyası haline gelen emlak vergisi hesaplamalarında önemli bir değişiklik kapıda. Habertürk'ün edindiği bilgilere göre, rayiç bedel belirleme sisteminde devrim niteliğinde bir düzenleme üzerinde çalışılıyor.
Şu anki sistemde belediyeler, vergi matrahını belirlerken gayrimenkulün rayiç değerini kendileri tespit ediyor. Bu da -açıkçası- zaman zaman keyfi uygulamalara yol açabiliyor. Yeni sistemle birlikte rayiç bedeller artık sabit bir şekilde belirlenecek.
Belediyelerin İnsafına Kalmak Tarih Oluyor
Düşünsenize, evinizin değeri her yıl belediyenin takdirine bağlı olarak değişebiliyor. Bir yıl 500 bin lira olan daireniz, ertesi yıl hiçbir mantıklı sebep olmadan 800 bin liraya çıkabiliyor. Verginiz de buna paralel olarak fırlıyor tabii.
Yeni düzenleme tam da bu noktada devreye giriyor. Rayiç bedellerin belirlenmesinde standart bir sistem getirilmesi planlanıyor. Yani belediyeler artık 'bana göre bu ev şu kadar eder' diyemeyecek.
Mükellef Dostu Bir Sistem
Bu değişiklik aslında uzun süredir bekleniyordu. Gayrimenkul sahipleri, özellikle son dönemdeki hızlı değer artışları karşısında vergi yükünün altında eziliyordu. Yeni sistemle birlikte:
- Rayiç bedeller daha adil ve şeffaf belirlenecek
- Belediyeler arasında uygulama farklılıkları minimize edilecek
- Mükellefler ödeyecekleri vergiyi daha net tahmin edebilecek
- Keyfi artışların önüne geçilecek
Hükümet kaynakları, bu düzenlemenin özellikle orta gelirli vatandaşları rahatlatacağını vurguluyor. Zira emlak vergisi, birçok aile için ciddi bir yük oluşturuyor.
Detaylar Netleşiyor
Sistemin teknik detayları üzerinde çalışmalar devam ediyor. Ancak anladığım kadarıyla rayiç bedeller, gayrimenkulün bulunduğu bölge, metrekaresi, yaşı ve benzer özelliklerdeki diğer konutların piyasa değerleri dikkate alınarak belirlenecek.
Bu arada merak edenler için söyleyeyim: düzenlemenin meclis gündemine ne zaman geleceği henüz net değil. Fakat yetkililer, önümüzdeki dönemde bu konuyu hızlandıracaklarının sinyalini veriyor.
Sonuç olarak, emlak vergisi öderken içimiz cız etmeye son diyebiliriz. En azından umudumuz bu yönde. Bakalım, bu sefer işler vatandaşın lehine mi dönecek?