Dünyanın dört bir yanında ekranları sallayan Türk dizilerinin arkasındaki isimlerden Birol Güven, son dönemdeki küresel başarımızı masaya yatırdı. İnanılmaz bir şey gerçekten - kim derdi ki bir gün Güney Amerika'dan Uzak Doğu'ya kadar herkes bizi izleyecek?
"Artık dünyanın gözü Türkiye'de" diyor Güven ve ekliyor: "Bizim hikayelerimiz, bizim oyuncularımız... Hepsi birden küresel bir fenomen haline geldi. Bu sadece bir trend değil, kalıcı bir etki bence."
Rakamlar Konuşuyor: İhracat Rekor Kırdı
Geçen yıl tam 650 milyon dolarlık bir ihracat geliri elde etmişiz dizi sektöründen. Bu hiç de azımsanacak bir rakam değil - altı çizilerek belirtmek gerekiyor. Üstelik sadece finansal boyutu da değil mesele; kültürel etkimiz çok daha derin.
Güven'in dediğine göre, Türk dizileri sayesinde ülkemize olan ilgi katlanarak artıyor. Turizmden modaya, mutfak kültürümüze kadar her şey merak ediliyor. Yani ekranlarda gördükleriyle yetinmiyorlar, gelip yerinde görmek istiyorlar.
Peki Nasıl Başardık Bunu?
Aslında cevap basit: Kalite ve samimiyet. Birol Güven'in vurguladığı gibi, "Bizim hikayelerimiz evrensel duygulara hitap ediyor. Aşk, ihanet, dostluk, aile bağları... Bunlar her yerde aynı. Ama biz kendi renklerimizle sunuyoruz."
Şu anda 156 ülkede yayınlanıyormuş dizilerimiz. Düşünsenize - neredeyse dünyadaki tüm ülkelerin yarısından fazlası! Bu inanılmaz bir başarı hikayesi aslında.
- Yerel hikayeler, evrensel duygular
- Yüksek prodüksiyon kalitesi
- Yetenekli oyuncu kadroları
- Güçlü senaryolar
Güven son olarak şunu ekliyor: "Bu bir dalga değil, artık bir tsunami. Ve daha yeni başlıyor..." Gerçekten de öyle görünüyor. Türk dizileri dünyayı fethetti ve bu fetih devam edecek gibi.